Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

103 syf.
4/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Öç almak isteyen bir mumyadan daha korkunç bir şey düşünebilir misiniz?
Eserin ön sözünde de bahsedildiği gibi ne klasik korku edebiyatında ne de klasik korku sinemasında mumya veya Mısır tarihi konusuna pek değinilip, işlenilmiyor. Gerçekten bu konuyu anlamakta güçlük çekiyorum. Nasıl bu kadar zengin bir alan görmezlikten gelinebiliyor. Mesela ben bu alan söz konusu olunca kendimi durduramıyorum; Mısır tarihi, mitleri, mumyalar, firavunlar o tanrı ve tanrıçalar beni o kadar heyecanlandırıyor ve kendine çekiyor kii insanlar buna nasıl kayıtsız kalıyor gerçekten anlamıyorum. Tam da bu yüzden sahafta bu eseri gördüğümde onu hemen almak ve okumak istedim. Konu olarak o kadar güzeldi kii ama yazar onu etkili bir şekilde okuyucuya aktaramamış. En azından beni çok tatmin edemedi. Kısa bir öykü olduğu için belki de bilemiyorum. Aralarda fazla kopukluklar ve aktarılamayan duygular vardı. Bu yüzden çarpıcı ve etkili bir eser diyemem ama bu alana dair güzel bir deneme olmuş. Biraz da beni çok heyecanlandıran konusundan bahsedeyim ^^ Mısır tarih uzmanı ve arkeolog olan iki Profesör, Pierre Dubois ve Sir Giles Dairymple, Mısır toprakları üzerinde çalışmaya başlamışlardır. Bu ikilinin tek gayesi Firavunların tarihinde halen açık kalmış bir takım boşlukları kapatmak, eksik bilgileri toparlamak, hanedan dizisindeki ayrıntıları değerlendirmektir. Amerikalı finansmanları Alexander King ise onların büyük bir keşif yapması ve bu sayede kendisinin dünya çapında bir ün kazanmasını istiyordur. Bu yüzden onlara gereken tüm desteği sağlamaktadır. Kazı alanında iki profesör dışında bir de onların yardımcıları çalışmaktadır. Bunlar; Bay Dubois’in kızı Annie ve Cambridge'i yeni bitiren John Bray'dir. Yerli halk ile bir türlü anlaşamayan arkeoloji ekibi uzun uzun yapılan çalışmalar sonunda soylu insanların ölüm sonrası hayatları için yapılan çok büyük ve şaşalı bir mezar ile karşılaşmışlardır. Hayal edebiliyor musunuz onları mezar kapısında Tanrı Anubis`in heykeli karşılamıştır? (Böyle bir an yaşamayı o kadar çok isterdim kiii neyse biz incelememize geri dönelim ^^) Bulunan bu mezar hem Mısır tarihi hem de dünya tarihi açısından çok önemlidir. Çünkü burası Firavun 8. Ramses’in kayıp oğlu Prens Ra Antef’in mezar odasıydı. İşte Bay King aradığı o ün fırsatını yakalamıştır. Bu önemli tarihi olaya tanıklık eden ekip çok mutlu olsa da Annie’nin içi hiç rahat değildir. Hem babası hem de onun hocası olan Profesör Pierre Dubois’e bu durumdan bahsetmiş o da kızına geri planda kalarak evrak işleri ile ilgilenmesini söylemiştir. Ne de olsa Ra Antef’in hayatı mezar bulgularına göre yeniden düzenlenmeliydi. Çalışmalar hızla devam ederken Profesör Pierre Dubois’in bir suikast sonucu öldürüldüğünü haber alan ekip buldukları mumya ile İngiltere’ye dönmek istemiş bu yüzden de Mısır Hükümeti ile araları bozulmuştur. Kendisinin çok fazla masraf ettiğini ve Mısır hükümetinin verdiği ücretin bu masrafları karşılamayacağını söyleyen Bay King ekibi toparlayarak İngiltere’ye dönmüştür. Tabii gizemli mumyasını da yanına almayı ihmal etmemiştir. İşte olayın tüm gizemi de buradan sonra başlıyor. Önce gemide Profesör Sir Giles Dairymple’e bir suikast düzenlenmiş arkasından Annie ve John, Marc adında gizemli bir yabancı ile tanışmış ve sonrasında onunla samimi olmaya başlamışlardır. Daha sonra ise hocası Bay Dairymple’i ziyarete giden John gizemli birisi tarafından saldırıya uğramıştır. Bu saldırı sonrasında kafası çok karışan John buldukları mumya ile ilgili daha çok araştırma yapmaya başlamış ve onun hakkında bilmedikleri bilgilere ulaşmıştır. Aslında Ra Antef’in Be adında bir erkek kardeşi olduğunu ve bu ikilinin arasında problemlerin yaşandığını babaları 8. Ramses’in ise bu tartışmalar sonucunda Prens Be‘nin tarafını tutarak diğer oğlu Ra Antef’i sürgün ettiğini ve yıllar sonra aslında Prens Ra’nın haklı olduğunu bu pişmanlığını giderebilmek için oğluna ulaşmaya çalıştığını ama onun çoktan vefat ettiğini öğrendiğini ve bir baba olarak içindeki pişmanlığı giderebilmek için soylulara yaraşır bir şekilde oğluna cenaze töreni ve ölüm sonra yaşamı için rahat etmesi amacıyla büyük ve şaşalı bir mezar yaptırdığını ve kendisinin ölmeden önce oğlu Be’ye büyük bir lanet okuduğunu öğrenmiştir. Bu sıralarda ise Bay King kendisini dünya çapında ünlü yapacak olan mumyasını gazetecilere tanıtmak üzereydi ki mumyanın orada olmadığını fark etmişlerdir. Yani o da gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuştur. Tabii Bay King mumyayı Mısır Hükümetinin kaçırdığını sanmış ve onları suçlamıştır. Tüm gazetecilerin gözü önünde dünyaya rezil olan Bay King kendisini yollara vurarak uzun bir yürüyüşe çıkmıştır. Çok üzgün olduğu için de havanın karardığını ve gece olduğunu fark edememiştir. Ne hikmetse yine onun da karşısına gizemli birisi çıkmış ve onu öldürerek denize atmıştır. Marc ve Annie ise bu sıralarda duygusal olarak yakınlaşmaya başlamış hatta Marc, Annie’e John’u arkalarında bırakarak kaçmayı teklif etmiş aptal âşık Annie ise bu teklifi kabul etmiş ve sevgilisine veda mektubu yazmak için odasına çıktığı sırada aşağıdan gelen sesler sonucunda tekrar Marc’ın yanına inmiştir. Ama bu sırada kendisi ve Marc’a yine o çok gizemli birisi saldırılmış neyse ki ikisi de hafif bir şekilde yaralanmıştır. Bu saldırı sonrasında Marc, Annie'e korkmaması gerektiğini kendisine her şeyi anlatacağını söylemiştir. John ise bu sırada kayıp tüm parçaları da birleştirerek olayı çözmüştür. Acaba bu gizemli olayların arkasında ki kişi kim, 8.Ramses oğluna nasıl bir lanet okumuş, Marc neden Annie’e tam da bu olayların ortasında kaçmayı teklif etmiş sonrasında ise ona bazı gerçekleri açıklayacağını söylemiş ve Prens Antef’in mumyası nasıl ortadan kaybolmuş? İşte bu soruların tüm cevabı eserimizde ^^ İncelememin başında da söylediğim gibi konu gerçekten çok güzel ama bunun aktarılış şekli bana çok geçmedi. Bilemiyorum beklide çevirmen hatası veya yazarımız olayları okuyucuya aktarma konusunda pek de yetenekli değil. Yani ben bi karar veremedim. Neyse benim gibi Mısır tarihi, mumyalar, gizemli kişiler ve olaylar ilginizi çekiyorsa bu esere bir şans verebilirsiniz. Keyifli okumalar…
Mumya’nın Mezarı
Mumya’nın MezarıGiovanni Scognamillo (Jean Gennaro) · Kumsaati Yayınları · 2012115 okunma
·
250 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.