Gönderi

Ömer radıyallahu anhu
Ömer (ra) bir gün Peygamber (s.a.v)'in evine geldi ve yaklaştığında Peygamber'in (s.a.v) huzurunda bağırılmayacak kadar yüksek sesle bağıran kadın sesleri duydu. Bunun yanısıra kadınlar bir de Kureyş'liydi, yani Muhacirlerdendi. Bu da Ömer'in onların Mekke'li kadınlara nazaran daha serbest ve kendine güvenen Medine'li kadınlardan kötü şeyler öğrendikleri konusundaki görüşünü doğruluyordu. Hepsinin de bildiği gibi Peygamber (sav) bir ricayı geri çevrimekten nefret ederdi. Bu nedenle Peygamber (sav) den savaşta kendisine beşte bir olarak düşen çeşitli giysileri vermesini istiyorlardı. Odanın bir köşesini örten bir perde vardı. Ömer (r.a.)'in içeri girme izni isteyen sesi duyulur duyulmaz ses tamamen kesildi ve kadınlar o kadar hızla perdenin arkasına saklandılar ki Ömer içeri girdiğinde Peygamber (s.a.v) gülüyordu. Ömer (r.a.): "Ey Allah'ın Rasulu, Allah tüm hayatını gülme ile doldursun" dedi. Peygamber (s.a.v): "Biraz önce benimle birlikte olan kadınlar, senin sesini duyunca nasıl da şaşılacak derece de hızla perdenin arkasına gizlendiler" dedi. "Bu benim değil, senin hakkın, benden değil senden korkup saygı duymalılar" dedi. Ömer. Daha sonra kadınlara hitap ederek: "Ey kendilerine düşman olanlar benden korkuyorsunuz da, Allah'ın Rasulünden korkmuyor musunuz?" dedi. "Evet öyle" dediler, "Çünkü sen Resulullah (s.a.v)'tan daha sert ve haşinsin." Peygamber (s.a.v): "Bu doğru ey Hattab'ın oğlu" dedi ve sonra şunları ekledi: "Nefsimi elinde tutana yemin olsun ki, eğer Şeytan senin belirli bir yoldan gittiğini farketse, mutlaka o yoldan başka bir yol seçer."
Sayfa 312Kitabı okudu
·
20 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.