Siyasal İslam'la tanıştıktan sonra, hepimiz farkına vardık ki; para da toprak da kanun da fikir de din de, o ülkede hemen her şey sermayedarlara hizmet eder. Siyasal İslam adeta yeni bir din gibidir ve dini olan bir topluluğa yeni bir din getirmeye kalktığınızda karşınızda üç ihtimal vardır: 1. Getirdiğiniz din muzaffer olacak ve karşıdaki dini yenecek ve halk bu yeni dine inanacak. 2. Ya getirdiğiniz din muvaffak olamayacak, kaybedecek ve hiç bir anlamı kalmayacak. 3. Ya da getirdiginiz din karşısındaki dinle birleşecek, melezleşecek ve ortak bir şey ortaya çıkacak. Olaya bu açıdan bakıldığında, ne yepyeni bir şey getirmiş olacaksınız, ne de eski düzen tam anlamıyla devam etmiş olacak. Örneğin Türklerle alakalı şöyle anlatılır; İslamiyete geçmeyen Türkler kimliklerini kaybettiler, yozlaştılar. Müslümanlaşan Türklerse kimliklerini tam anlamıyla korudular. Lakin tam tersidir. Burada, "Neden Müslümanız?" sorgulaması yapmıyorum, birileri hemen zıplamasın, o ayrı bir tartışma gerektiriyor. Mesele, Siyasal İslamcıların getirdiği dinin İslamiyeti yenememesi, ama bitmek tükenmek bilmeyen dünyalık sevgisi ve gayreti ile saf ve katışıksız dini paramparça etmesi. Bu sebeple, ger otorite tartışılmalıdır. En başta dini otoriteler. Diyanet İmamları, Şeyhler, Gavslar, Alimler, Aydınlar, Hocaefendiler, Ayetullahlar, Alevi Dedeler, Vatikan, Papazlar, Hahamlar, Budist Rahipler, El- Ezher alimleri, Suud Sünni alimleri. En çok da dini otoriteler kendilerini tartışmasız kabul etmekte, ettirilmekte, dokunulmazlık zırhı ile korunmaktadırlar. Çünkü toplumsal ve siyasal sermaye otoritesini ilahi, metafizik boyutlarıyla meşrulaştıran, güçlendiren, yönlendiren dini otoritelerdir. Dini otoriteler, kendilerini meşrulaştırmak için, Allah adına hareket ettiklerinden algıları, inançları, düşünceleri daha etkili bir şekilde yönlendirmektedirler. Çözüm; Allah’ın dininin, Halkın dini haline gelmesidir. Kim ki Allah’ın dini Halkın dini değilde, sarayın, tekkenin, dergâhın, tapınağın, mabedin dini haline getiriyorsa, ona karşı mücadele edilmelidir.

Tarikat-Siyaset-TicaretUğur Mumcu · UM:AG Araştımacı Gazetecilik Vakfı · 2020580 okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Salih Cengiz