Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

·
Puan vermedi
Mars yıllıkları “Bir gezegeni mahvettikleri yetmiyormuş gibi, bir başkasını da mahvetmek, başkasının otlağını da kirletmek zorundalar mı?” Mars gezegeninde şarkı söyleyen kitaplar, ateş kuşları ile yolculuk, telepati vardı, sıvılar eşyaya dönüşüyordu ve lavlar üzerinde etler pişiriliyordu. Daha bunlar gibi ilginç çokça detay vardı bu gezegenle ilgili. Ancak Marsla ilgili asıl dikkat çeken bir şeyin yaklaşmakta olduğuydu. Rüyalara giren Dünyalılar, birden farklı dillerde söylenen şarkılar bunların habercisiydi. Yaklaşmakta olan şey Dünyalılardı. Bir gün Mars’a iniverdiler. İlkinin bilinmezliğinin yanında ikinci seferdi bu. Kaptan Williams ve ekibi altmış milyon mil öteden gelmişti, hepsi heyecanlıydı. Karşı taraftan da aynı heyecanı paylaşan birilerini görmek beklentisi içindeydi. Beklentisi boşunaydı. Bir sürü bezgin yetişkinle muhatap olduktan sonra onları ciddiye alacak birilerini bulmakta zorlanmışlardı. İşte en tahmin edilmeyecek şey olmuştu. Dünyalılar muhteşem bir karşılama ve tebrik beklerken Marslılar onları deyim yerindeyse deli yerine koymuştu. Kim tahmin edebilirdi ki? İkinci deneme de başarısız olmuştu. Ama Dünyalıları durdurmakta kolay değildi sanki. Evet Dünyalılar için pes etmek yoktu ama bencillik vardı, işgal vardı, kendinin olmayanı sahiplenme vardı. Olan şeye saygısızlık, yeni bulunan şeye yabancılaşma ve kendine benzetme vardı. Bu kadar şey yaşama içgüdüsü diye küçümsenebilir miydi? Dünya üstünde yaşanacak toprak bırakmamak, içilecek ve kullanılacak su bırakmamak, solunacak bir hava bırakmamak ve daha sonra tekrar baştan aynı şeyleri yapmak uğruna bir gezegeni işgal etmek.. Ray Bradbury yine hayal kırıklığına uğratmıyor. Sonlara doğru ilk baştaki sürükleyici havasını yitirdiğini düşünmüş olsam da diğer kitapları gibi bu da iyiydi.
Mars Yıllıkları
Mars YıllıklarıRay Bradbury · İthaki Yayınları · 20131,783 okunma
·
141 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.