Efendisizler Korosu
Herkese Merhaba
Bugün sizlere 
Turgay Çumak kaleminden 
Efendisizler Korosu kitabının yorumu ile geldim
Mart ayına polisiye ile devam etmemek olmazdı. Kendisini 2019 yılında Şeytan, Azrail ve Gardiyan adlı romanıyla tanıdığım, polisiye türünü yerli yazarlar arasında severek okuduğum bir yazardır.
𖨆Okyanusların altına gömülmüş milyarlarca hayat. Yedi kıta. Tufandan geriye kalan son toprak parçasının üzerine inşa edimiş, beş yüz dekar üzerine kurulu yedi blok, yetmiş kat ve tam ortasında seksen iki katlı kule ile yeni başkent Kapital. Yeni dünya, yeni düzen, yeni yaşam. Teknolojinin üst düzeyde olduğu, robotların, çiplerin ve herkesin sağ bileklerinin derilerinde ışıldayan dijital kimlikleri. Elit ve avam tabakanın keskin bir biçimde ayrılmış olduğu yeni dünya.
𖨆Kapital; doğan, büyüyen, gelişen yani yaşayan canlı bir organizma. Her birimiz, bu devasa canlının nefes almasında aktif rol alıyoruz. Tıpkı bir gün ölmesinde de olacağı gibi.
𖨆Bir gün Adalet Bekçisi'nin posta kutusunda bir paket bulunur. İçerisinde gri, karton kapaklı bir plak. Üzerinde ''Ve Herkes İçin Adalet'' yazmaktadır. Gönderen ise Ademoğlu diye biridir. Üstelik Adalet Bekçisi'nin zehirlenerek cinayete kurban gitmesi ile aynı gün olmuştur.
𖨆Yaşlı, Olgun ve Genç isimli üç dedektifimiz bu cinayeti kimin, neden ve nasıl yaptığını, gönderdiği plağın cinayetle olan ilişkisini çözmeye çalışacaklardır. Plağın sırrını çözmede ise Antika Adam yardımcı olacaktır. Üç dedektif günler süren bu cinayeti çözmeye çalışırken, Ademoğlu tarafından işlenen ikinci bir cinayet TV haberlerinde gösterilmekteydi.
𖨆Bu sefer Demokrasi Bekçisi, aynı şekilde zehirlenerek öldürülmüştü. Yine bir paket. Gönderen Ademoğlu'ydu. İçerisinde pembe bir plak ve Demokles'in kılıcının olduğu bir resim çıkmıştı. Bu da ne oluyordu! Dedektiflerimizin işi oldukça zorlaşıyordu. Bir an önce bu Ademoğlu'nu bulmaları gerekiyordu.
𖨆Kimdi bu Ademoğlu; kendini zaman yolcusu olarak tanıtan, gelecekten geldiğini söyleyen, bedenini saran kapkara, zifiri pelerinli bilge bir kişidi. Neden kendine Ademoğlu diyordu? En fazla vakit geçirdiği, gezip gördüklerini tek anlattığı kişi ise Zaman Adam'dı. Zaman Adam Kapital'in en eski konuğudu. Kilit isim sizce o mudur? Dedektiflerin işleri gittikçe zorlaşmaya başlamış. Sırada kim varsa onu bulmaya yönelmişlerdir. Lisan Bekçisi mi? Hayır.
𖨆Eğitim Bekçisi! Evet... Dedektiflerimiz hızla yanına gittiğinde masasının başında oturduğunu gördüler. Zehirlenmiş olabileceğini söylediklerinde Eğitim Bekçisi'nin yapmış olduğu tek şey; Ademoğluna güvendiğini söylemesiydi. O kadar kibirliydi ki ben mükemmelim demekten başka bir şey bilmiyordu. Birden ağzından kanlar geldiğinde tek dediği şey, ben mükemmelim demek oldu. Ve şüpheli bir paket ve bir plak daha...
𖨆Ve son bekçi kim olacaktı? Bunca işlenen cinayetler, plaklar neydi? Dedektifler bu işte başarılı olabilecekler miydi? Ademoğlu'nu yakalayabilecekler miydi?
𖨆Yarınlara mutsuz, hep daha mutsuz nesiller yetiştiriyoruz. Bu mutsuz nesiller ise, yaşadığımız dünyayı daha güzel bir yapmayacak. Yaşanan o tufan bir başlangıçtı. Yeni dünyanın ilk insanları, tarihin ilk günahsızları olabilecekken, ilk öldüren ve ilk öldürülen oldular. Daha masum, temiz bir dünya yaratabilirlerdi. Şimdi tarihin tekerrüründen başka bir şey değillerdi. Ademoğlu'na inanan ve ona arka çıkan, bıraktığı plaklarda çalan şarkıları söyleyenler de Efendisizler Korosu'ndan başka bir şey değillerdi..
𖨆Hocamın ilgisi ve hediyesi için teşekkür ediyorum. İki kitabı da muhteşemdi.
Ütopik polisiye türünde kaleme aldığı romanında betimlemeler, hayal gücü olağanüstü. Dil akıcı. 245 sayfadan oluşuyor, olayları anlamak ve kitabın hemen bitmemesi için birkaç gün süreyi uzattım Bodies isimli Netflix dizisi var. Orada da dedektifler, çipler, ütopik dünya var. Konusu ve distopik olarak biraz benzettim diyebilirim.𖹭
Yazarımızın kalemine sağlık
Kitap ile ilgili düşüncelerinizi yorum bırakabilirsiniz
Okumayı ihmal etmeyin
im t u b i s ʚĭɞ
··
1 artı 1'leme
·181 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.