Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Anılar ve Günlük Şeyler
Merhaba sevgili. Nasıl olduğunu sorarak başlamak istiyorum. Kaç defa nasılsın sorusunu sorduğumu bilmiyorum ama hiçbirinde de cevap alamadığımı çok iyi biliyorum. Bugün sana çok küçük bir anımızdan bahsetmek istiyorum. Ramazan ayındaydık ve yine yürümüştük. Hatırlarsan yürüyüşlerimiz Ramazan ayının sonuna doğru başlamıştı. Eminim çok güzel bir yürüyüş olmuştu ve yol boyu seninle gülüp eğlenmiştik, birbirimizi biraz daha iyi tanımaya başlamıştık. Yolun sonuna, yürüyüşün veda faslına geldiğimizde bana bir şey demiştin sevgili. Bana, "aslında bugün tektim ve beraber yemek yiyebilirdik" demiştin. Ben o an, senin söyleme şeklinden dolayı bunun bir soru olmadığını, zaten işin işten geçtiğini düşünmüştüm ama öyle değildi. Sen o cümleyi kurduktan sonra o güzel göz kapaklarının altından gözlerime bakıyordun, yani bu bir soruydu. Bense yapacak bir şey yok gibi bir bakış atmıştım sanırım. Ama aynı gün onun bir soru olduğunu anlamıştım. Ufak bir keşkem olmuştu tabii ki o gün çünkü biliyorsun sevgili ben seninle vakit geçirebilmek için can atıyordum. Sen o günler farkında olmasan bile, ben senin yanında mutlu ve huzurluydum. O günlerde hiç kimse için bir beklentiye girmiyordum ama senden beklediğim şeyler vardı. O sene Nisan ayını çok güzel bitirdik sevgili. Sana ne kadar değer verdiğimi gösterdiğim, bizim için inişli çıkışlı olan bir Mayıs ayı yaşadık. Ve her şeyi farklı bir noktaya taşıyan Haziran ayı... O gün için bu teklifini anlamamış olmam çok da bir anlam ifade etmiyordu sevgili çünkü ne de olsa biz ertesi gün de birlikte olacaktık. Aynı gün içinde 1-2 kez daha mesajlaşacaktık, gelecek yürüyüşümüz için yine konuşacaktık. Sonraki günler sen bana "sana her gün mesaj atacağım" diyecektin. Ama bugün öyle değil sevgili, üzerinden neredeyse iki yıl geçmiş bir şeyin pişmanlığını ben bugün yaşıyorum. Ben seni hep çok narin olarak gördüm sevgili, hiçbir zaman sana kıyamadım, o günlerde de bu böyleydi. Hatırlıyor musun sonraları sen bunu söylemiştin, bir keresinde benim ters bir bakış attığımı düşünmüştün, koridordaydık, "o nasıl bakış" demiştin. Ben bambaşka bir şey düşünüyordum sevgili o gün seninle bir alakası yoktu, aşağıdan geliyordum, belki de o gün çok sıkılmıştım. Ben kendimi açıklarken sen bir an için gidiyordun, ben sadece "gitme" diyebilmiştim, başkası olsa kolundan tutup çekerdim ama sana yapamadım sevgili, dediğim gibi sen benim için çok narinsin ve ben de sana karşı nazik olmalıyım her zaman. O gün de nazik kaldım, kendimi zorladım ama başardım. Ve sen de gidemedin sevgili geri döndün hemen, ben sana normalde kolundan tutup çekerdim ama yapamadığımı ima etmiştim ve sen de durulmuştun. Kendimi açıklamıştım. Gülerek ayrılmıştık. Ben sana ne zaman kötü baktım sevgili? Aslında söyleyebileceğim başka şeyler de var ama senin gözündeki beni yüceltmek istemiyorum çünkü bugün içinde bulunduğum durum bunu gerektiriyor ya da hayatımın hiçbir kısmında karşı taraftan duymadıkça hiç kimsenin gözündeki kendimi yüceltmedim. Umarım senin o güzel gözlerinde hayal ettiğim gibiyimdir... Sonraları sen o günden bahsetmiştin sevgili, o gün çok yakın olduğumuzu söylemiştin... Düşündükçe mahvoluyorum. Sana bir şeyler anlatmayı özlüyorum. Her gün buradayım ama yazamıyorum eskisi gibi biliyor musun sevgili. Çok yorgunum ve hayat benim için kötüye doğru gidiyor. Benim elimden hiçbir şey gelmiyor. Yazarken çok duygulanıyorum. Tam 561 gün oldu. Önce bayramını, sonra doğum gününü kutladıktan sonra sana her şeyi anlatacağım ama daha yaşanacak 39 gün var. İnanamıyorum sevgili, sana "ben özel günleri yüz yüze kutlarım" diyordum ve mesaj atmayacağımı söylüyordum. Gerçekten de her zaman yüz yüzeyi tercih ederim ama bugün bir seçenek şansım bile yok. İşler benim için iyi gitmiyor sevgili. Çok fazla hissin nasıl hissettirdiğini unuttum biliyor musun? Sadece mutlu günlerdeki kendimi hatırlıyorum. Tarlanın karşısındaki tarlada telefonda seninle konuşan kendimi hatırlıyorum. Yarım saat seninle konuştuktan gülümseyerek dönmüştüm ve döndüğümde çalışan herkes de gülüyordu. Mutluluğumu yayıyordum sevgili. Kendimi özlüyorum ama en çok bizi özlüyorum. O mutlu kişi senin eserindi, peki bugünkü kişi kimin eseri sevgili? O gün ben yalanlasam da o mutlu insan arkasında çok iyi bir sanatçı vardı. O sendin sevgili, gurur duyulacak bir eser ortaya çıkarmıştın, bir insanı dünyanın en mutlu insanı yapmıştın. Ve o insanın gözleri senden sonra bile senden başkasını görmedi. Senden o insanı geri istedim hep, inan bana senin elindeydi sevgili. Sorun değil güzel gözlüm, her şeyim senin canın sağ olsun. Bak sen çok uzun zamandır yoksun ben bir gün bile senden şikayetçi oldum mu, olmadım. Ben hep seni sevdim, her gün bir önceki günden daha da çok sevdim. İnsanlar türlü türlü şeyler söylediler ama ben sana bir kez olsun toz kondurmadım, kondurmam. Duygulanıyorum sevgili. Sana saatlerce akacak bir çift göz de sakladım, bu gözler rahatlamayı sen yokken kendine bir hak olarak görmüyor sanırım çünkü ağlayıp kendimi boşaltamıyorum. Benim narin parçam, benim her şeyim, sonsuz aşkım ve daha nicelerim... Sözlerim her daim seni yüceltmek için kurulmuştur. Sen eğer yazdıklarımı okursan hissetmen gereken iki şey var. Bunlardan birincisi, sen çok değerlisin; ikincisi ise sen bir insanın en değerlisisin ve de o kişi benim. Sen çok özelsin ve ben de seni aşkların en özel haliyle seviyorum. Ben insanların uyuduğu bu saatlerde beni çok uzun zamandır uyutmayan, sabahlatan bu derdi kimseye anlatamam, anlatmam. Ama sen beni sevdiysen ben tek bir kelime dahi etmeden anlayabilirsin. Senden tek bir şey isteyecek olsam bu senin kendin değil seninle ilgili ufacık bir umut olurdu. Ben o ufacık umudu allar pullar kocaman hale getirirdim ve ona sımsıkı sarılırdım. Ben umutlu olduğum günleri de özlüyorum. Ah benim güzel sevgilim. Hiçbir zaman çaresiz kalma olur mu? Ben seni çok seviyorum. İyi geceler, iyi uykular...🌹🦋❤️
·
428 görüntüleme
Kebelekin Markoviči okurunun profil resmi
"Kelebekler mevsimi" diye bir hesap beğeni atıp çekti. Keşke o sen olmuş olsaydın güzel gözlüm...
Kebelekin Markoviči okurunun profil resmi
ben hep kendi bildiğimi yaparım sevgili ama sana danışmak istediğim o kadar çok şey var ki. hani sen benim öğretmenimdin, arkadaşımdın, dostumdun, ailemdin? seni dinlemeyi özlüyorum, sen lütfen anlat, sen yeter ki anlat ben yine gözlerinin içine dalarak seni dinleyeceğim ama sen susma...
Kebelekin Markoviči okurunun profil resmi
Bir sen, her şeyi tersine çevirirdi güzel sevgilim. Bir sen, beni hayata döndürürdün güzel gözlüm. Çok istedim, seni çok bekledim... Bak burada havalar çok güzelleşti. Ama ben hiçbir güzelliği yaşayamıyorum sana ihtiyaç duyuyorum. Ben çok yoruluyorum sana ihtiyaç duyuyorum. Yardım istemiyorum sevgili, sesini duymak istiyorum, sesinle rahatlamak istiyorum. Beklemediğim anda telefonumda mesajlar olsun istiyorum. Bak burada çiçekler açtı sevgili, bahar geldi. Ben seni çok özledim...
Kebelekin Markoviči okurunun profil resmi
Ah benim her şeyim, ben ne zaman rahatlayacağım?
Kebelekin Markoviči okurunun profil resmi
Şiir sözün vardı bana sevgili, daha şiir okuyacaktın. Bütün sözlerini unuttun mu yoksa? Bugün seni hatırlatan şeylerle vakit geçiriyorum. Ben geçmişi değil seni özlüyorum...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.