Gönderi

96 syf.
9/10 puan verdi
Bir ayrılık ne kadar iyi anlatılabilir? Veya soruyu şöyle mi sormam gerek, bir aşkın anatomisi nasıl çıkarılır? Tek bakış, tek saniyeyle başlayan peri masalları mı daha etkilidir yoksa zamanla alışmanın getirdiği eşsiz hisler mi? “Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan, benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin.” Bu şiir kitabının diğerlerinden en büyük farkı belki de lirik hislerin epik hikayeyle bu kadar iç içe geçmiş olmasıdır, her bir duygu zerresinin hangi delikten çıktığını sonuna kadar hissedersiniz ve görürsünüz. Hani zaman her şeyin ilacıdır derler ya, işte yazarın da tam olarak bahsettiği bu. Her ilacın fazlası zarardır, zamanın da öyle. Önce alışma ile başlar her şey, attığın her adıma aşkı sokarsın, her anında onu yaşar, her nefesinde onu hissedersin. Bittiğinde ne olur? Her anından, her nefesinden bir parça kopar, belki de en büyük parçadır bu. İçinde oluşan kara deliği hiç bir şey dolduramaz, çünkü o kara delik kendi içine çökmenden oluşmuştur. “Boşlukta iki yalnız yıldız gibi Acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz” Sözcükler zamanın dışında, onun etkisinden kenarda kalır. Yılan zehri gibi vücuduna yayılan ve sana her gün daha fazla acı çektiren şeyden tek kaçış yolundur. Sanatçılar için benzetme yaparlar ya, “ölümsüz eser”leri var diyerek, belki de ölümsüz olan tek şey eserleri değil duyguları ve anılarıdır aynı zamanda. Hiç bir şiir kitabı duyguları ifade etmek konusunda beni bu kadar etkilememişti. “Dönüp ardıma bakıyorum Yoksun sen Ey Sanat! Her şeyi hayata dönüştüren”
Yaz Geçer
Yaz GeçerMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20165.4k okunma
·
36 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.