Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

400 syf.
5/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Bu bir distopya kitapı değil fikrimce.
Yazarın yazdığı kitaplar arasında kaleminin en güzel olduğu kitabın bu kitap denildiğini duyduğum için bu yazara bir şans vermek istedim ama kitap kesinlikle bir distopya değildi. Bana sorarsanız bu kitap genç kurgu kategorisine girer. Bu kadar dramatik bir dil de distopya kitaplarında değil genç kurgu kitaplarına uyuyor bence. İlk 20,30 sayfası güzeldi gerçekten bir distopya okuyacağız galiba dedim ama sonrasında olaylar o kadar klişeleşti ki klasik bir wattpad kurgusu okuyacağımız anlaşıldı. Biraz açıklamam gerekirse kitapı kısaca anlatayım. Bundan sonrası spoiler içerir. Başrol kız Era, Yuva denilen ve sorgulamanın olmadığı bir yerde İles dedikleri bir yöneticinin buyruğu altında ailesiyle birlikte yaşar. Ama Era'nın küçük kardeşi Zey etrafındaki her şeyi sorguladığı için bir gün Yuva dedikleri yerin sınırına giderler. Era kardeşinin merakının dinmesi için yasaklara rağmen sınırlara gittiği için tedirgin olsa da kardeşinin ısrarından dolayı onu kıramaz. Ardından küçük kardeşi bir ok tarafından o karanlık ormanda, sınırda öldürülür. Her şey aniden gelişir ve dünyası başına yıkılan başrolümüz kardeşinin katilini bulmaya yemin eder. İlk birkaç bölüm kısaca böyleydi. İddia edildiği gibi distopikti de ama devamı için aynı şeyi söyleyemeceğim. Kızımız, İles ve askerlerinin kendisinden şüphelendiğini anlayınca kardeşini öldüren oku da yanına alarak yuvadan kaçar çünkü öldürüleceğini anlar. Sınırdan çıkarak askerlerden kaçan kızımız yaralanır ve uçurumdan düşer.(sanırsam düşüyordu çünkü askerler peşini bırakıyor) Kız yarı baygın haldeyken başrol erkeğimiz yani Rans onu kurtarıp ailesinin yanına getirerek iyileşmesini sağlıyor. Evet bu kitapta ki başrol erkeğimiz de soğuk, sert, kaslı, güçlü vs. Bundan sonrası wattpad draması. Tercih meselesi burada wattpad draması dediğim olayları küçümsemiyorum ama kitabın 400 sayfa olduğunu ve distopya olduğunu düşünürsek bu kitapta olması saçma. Bu kitabın distopya değil de genç kurgu olduğunu düşünerek başlasaydım puanım daha yüksek olurdu ama üzgünüm 400 sayfa boyunca distopya okumadım ben. Umduğunu bulamamak meselesi. Kitabın devamında başka hiçbir gelişme olmuyor. Ne katille ilgili bir ipucu okuyoruz, ne kızın neden kaçması gerektiğini öğreniyoruz, ne de İles ve yuvanın amacını öğreniyoruz. Evet devam kitapları olacakmış ama ilk kitapta da bir şeyler öğrenmemiz gerekiyor. Ki kitabın sayfa sayısı da bir şeyleri açıklamak için yeterince fazla. Ama biz ne okuyoruz? Başrol kızımızın sürekli kendi kendine konuşmasını ve Rans'la atışmasını. Kız sürekli kendi kendine şunları söylüyor; Kardeşim özür dilerim benim yüzümden öldün. Seni koruyamadım. Katilini bulacağım söz. Keşke sen bizi sorgularken seni dinleseydim. Gökyüzüne baksaydım. Kuşları izleseydim. (Kitabın ismi bu kuş muhabbetinden geliyor) Kitabın saçma sapan finalinden bahsetmeyeceğim. Bu finalin bana mantıklı gelmesinin sadece bir yolu var o da kız, kardeşinin ölümünden dolayı delirdi ve ne yapacağını bilemedi. Ancak böyle olursa birini böyle basit bir neden için öldürmesini bir mantığa bağlayabilirim. Kısacası tercihen okunabilir ama ben devam kitaplarını bile okumayı düşünmüyorum benim için zaman kaybı olur. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Unutulmuş Kuşlar Göğü - 1
Unutulmuş Kuşlar Göğü - 1K. Kübra Berk · Ephesus Yayınları · 0261 okunma
·
197 görüntüleme
Rᴏꜱᴇᴛᴛᴀ Cᴀʀʟᴇᴛ okurunun profil resmi
Aureole
Aureole
fikirlerimi belirtmeye çalıştım umarım yararlı olur.
Rümeysa BALÇIN okurunun profil resmi
Distopya olduğunu duyduğum için ilgimi çekiyordu ama okumaktan vazgeçtim şu an
Rᴏꜱᴇᴛᴛᴀ Cᴀʀʟᴇᴛ okurunun profil resmi
Ben sizin yerinize okumuş oldum zaten dediğim gibi distopya değil de genç kurgu gibi okursanız hoşlanırsınız ama distopya olarak çok yetersizdi
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.