Gönderi

Girişimci ruha sahip Eczacı Necip Akar, Cumhuriyet'in ihtiyaç duyduğu kişilerden biriydi. Ağabeyi Cemil Akar'la 1927'de Necip Avni İtriyat Fabrikası'nı kurarak, Şampuan Cemil, Necip Bey Kremi ve Necip Diş Macunu'nu üretti. Ancak işler umduğu gibi gitmedi. Kısa bir süre sonra Necip Bey Kremi'nin üretimini durdurarak, Necip Diş Macunu'nun formülü değiştirmeye karar verdi. Dönemine göre daha bilimsel ve ideal bir formülle ürününü piyasaya sundu. Halka göre, Radyolin'in adı da formülü de mükemmeldi. Üstelik Necip Akar'ın yenilik silsilesi sadece ürünüyle sınırlı kalmamıştı. Ülke çapında ilk defa afiş reklamı yapıyor ve bu alanda öncü olarak adını ekonomi tarihine kazıyordu. Reklamın gücünü keşfeden Necip Akar, Radyolin' i piyasaya o kadar iyi tanıtmıştı ki, bir ayda selefi Necip Diş Macunu'nun iki yılda gerçekleştirdiği satışı yakalamıştı. 1935 kışında ülkeyi saran grip ve nezle salgınına çözüm arayan Akar, bu hastalıkları çabuk ve pratik şekilde tedavi edebilen ve tekli ambalajda satılabilen Gripin'in ruhsatını alarak piyasaya çıkardı. Akar'ın her türlü ağrıyı dindirici özelliğe sahip ilacının da kısa sürede sloganı halk diline yerleşmişti: "Bir Gripin al bir şeyin kalmaz". Ayrıca Gripin'in her yerde bulunabilmesi ve ucuz olması satışları da rekor seviyeye çıkarıyordu. Özellikle sıtmanın kol gezdiği yıllarda, Kininli Gripin piyasada adeta tek tedavi edici ilaç olarak kullanılıyor ve Türkiye'nin en ücra köşelerinde aranır hale geliyordu. 1950'ye gelindiğinde ise iki kardeşin yolları ayrıldı. Cemil Akar Radyolin'i alarak kendine başka bir rota çizdi, Gripin ise Necip Akar da kaldı. Çok geçmeden de eczacı iş adamı Cağaloğlu'nda ilacının ismini taşıyan laboratuarı kurdu. Halkın ihtiyaç duyduğu ürünlere, kolay ve ucuz şekilde ulaşmasını sağlamayı kendine görev edinen Akar'ın ajandasındaki yeni ürün ise yerli bir tuvalet sabunuydu. Bir el ve vücut sabunu formülü hazırlamaya koyulan Akar, kısa sürede Puro ismini verdiği ürünüyle yeniden sahnedeydi. Puro da, Gripin gibi kısa zamanda çok satılan ve aranan bir ürün olmayı başardı. Birinin çok temiz olduğunu belirtmek için, "Tabi ne demezsin, Puro sabunuyla yıkanmış" ifadesi halk arasında sıkça kullanılır hale geldi. Puro, ilk yerli tuvalet sabunu olmasının dışında tanıtımıyla da bir yeniliğe imzasını atıyordu. Bir uçaktan İstanbul'un üzerine eşantiyon küçük sabun paketleri atarak etkin bir reklam yapan Necip Akar'ın ilkleri başarma tutkusu da giderek büyüyordu. Girişimci iş adamı önce ilk yerli temizleme tozu Fay ve Pop'u ardından ilk yerli çocuk maması Paro'yu Türk tüketicisine armağan ediyordu. Ağrı kesici ve kanı sulandırıcı özellikteki Opon'un da formülünü hazırlayıp piyasaya sundu. Türkiye'nin ilk girişimcilerinden Akar'ın 1957'de vefatının ardından şirketi, 1976'da Necip Akar Holding ünvanını aldı.
Sayfa 36 - Business DergisiKitabı okudu
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.