Acıttı.
"Sana aşkımın cehennem gibi acıtacağını söylemiştim. Söyle bana bella ladra, acıtıyor mu?"
Herkese selam. Çok şükür bir dark romance klasiği olarak ağzımız açık sahneler okuduk. :D Bu arada kitapta yine gerekli bilgilendirmeler yapılmış, rahatsız edici unsurlar açısından. Dark romance türünde bir sınır olması gerektiğini hiçbir zaman düşünmüyorum. Bir kere daha söyleyeceğim yazarların ne kadar ileri gidebileceğini okumak beni tetiklemiyor. Tür belli, uyarılar belli e sen de kendini tanıyorsan uzak durmanın da bir seçenek olduğunu lütfen unutma. Kitaba dönecek olursak; aşırı saçma sahneler yok değildi. İki tane aslan gibi gencecik insanın kendilerini tutsak eden topal bir adamla bu kadar cebelleşmeleri ve ondan kurtulma süreçlerini uzatmaları hiç mantıklı değildi. (spoiler sayılmaz bu dediğim.) Sonra dedim kendi kendime tabii sürekli tavşanlar gibi bir modda olunca insanın beynini kullanma yetisi azalıyor belli ki. :D Abi kaçın önce bi sonra bakın dalganıza. :D Bir de kafesli bir sahne vardı ama bence Adeline'daki sahneler kadar abartılı değildi. O kitapta çok uzun süre "nası yani" modundan çıkamamıştım. Bir de sanırım ben Adeline'daki Zade'i daha çok seviyorum, bu kitapta da kadın karakter Sawyer'ı. Bu çiftle bir kitap yazılsa ortalık alev alabilir. :D Genel olarak kitabı sevdim, birkaç mantıksız ve cringe yerler ve ağır ilerlemesi dışında (son 70-80 sayfada sebepler açıklanıyor.) güzeldi bence. Haydi kitabın konusuna geçelim; Sawyer, hayatının son altı yılını farklı kimliklere bürünerek ve hırsızlık yaparak geçiren ve sürekli ülkeden ülkeye kaçan bir kızdır. Bugüne kadar hiç yakalanmamıştır ve son durağı olan Avustralya'da bir barda tanıştığı Enzo adlı ateşli İtalyanla yaşadıkları güzel bir gecenin ardından onu da dolandırır. Bilmediği şeyse bu sefer sert kayaya tosladığıdır. Sabah kalktığında kimliğinin kayıp olduğunu fark eden Enzo dün geceki gizemli kızı bulma hırsı ile yanıp tutuşur. Bulur da ve ondan intikam almak için teknesine götürür, okyanusa açılırlar. Burada yaşanan birtakım olaylar, Enzo'nun bulaşılmaması gereken bir adam olduğunu Sawyer'ın acı bir şekilde idrak etmesine sebep olacaktır. Olumsuz hava şartları nedeniyle teknenin batmasıyla kendilerini bir deniz fenerinde bulurlar. Uzun yıllar bu deniz fenerinde yalnız yaşayan topal Sylvester ile ikilinin yolları kesişir. Sylvester bu ikiliye yatacakları bir yer ve yiyecekler verir ve yeni arkadaşlarını bırakmaya hiç niyeti yoktur. Herkese keyifli okumalar. 
Acıtıyor mu? 
H.D. Carlton
·
323 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.