İnsan zekasını taklit ederek makine ve yazılım geliştirme çalışmaları son yılların en önemli konuları arasında yer alıyor. İnsanın başta düşünme ve öğrenme yeteneklerinin taklit edildiği tüm bu çalışmalar, "Yapay Zekâ" kavramıyla ifade ediliyor. Nitekim günümüzde Yapay Zekâ Mühendisliği, geleceğin meslekleri arasında birinci sırada gösteriliyor. Dünyada birçok uluslararası büyük firma bu alana büyük yatırımlar yapıyor. Bu bağlamda, önerici sistemlerden otomotik dil tercümesine, görüntü işlemeden ses tanımaya, otonom araçlardan akıllı ev sistemlerine, geçmiş verilerden ekonomik öngörülere, oyunlardan chat botlara kadar birçok teknolojik gelişmenin arka planında yapay zekâ sistemleri kullanılıyor. Her geçen günle birlikte tıptan eğitime, finansa, otomotive, hukuğa,ulaşıma, iletişime, internet teknolojilerine ve sosyal medyaya kadar hayatımızın birçok alanında yapay zekânın görünmez eli hissediliyor. Öyle ki Fransız sosyolog

Jean Baudrillard'ın muhteşem eseri "

Simülakrlar ve Simülasyon"da ifade ettiği gibi "taklitin aslını aşarak onun yerini aldığı ve gerçeğin yok olduğu" bir dünyaya doğru hızla yol alıyoruz. O nedenle yapay zekâ çalışmaları bir yönüyle baş döndürücü imkânlar sunarken, bir yönüyle de insanoğlunun yeteneklerini ve geleceğini tüm yönleriyle kuşatarak tehdit ediyor. İşte tüm bu gelişmeleri daha yakından izleyebilmek ve her bir tartışmanın ne anlama geldiğini kavrayabilmek için yapay zekâyla ilgili kaleme alınmış eserlerden kendime bir liste oluşturdum.¹ Konuyla ilgili temel oluşturması için de kendisi Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi olan

Cem Say'ın "

50 Soruda Yapay Zeka" kitabını okumakla işe başladım. Cem Say kitabında yapay zekâ kavramını, mümkün olduğu kadar tenik terimlere boğmadan, herkesin ilgisini çekebilecek şekilde anlatıyor. Beş bölüm olarak tasarladığı eserinde "Yapay zekâ sistemlerinin dayandığı matematiksel alt yapıyı, gelişim serüvenini, insan beyni dediğimiz doğal bilgisayarın nasıl çalıştığını ve nerelerde tıkandığını, yapay zekânın uygulandığı alanları, yarattığı felsefi tartışmaları, gelecekte ne yöne evrileceğini ve insanlığa tehdit oluşturup oluşturmayacağını" yalın bir dille ortaya koyuyor. Doğrusu yakın bir gelecekte yaşamımızın tüm alanlarını ele geçireceğini düşündüğüm yapay zekâyı anlamak için "

50 Soruda Yapay Zeka", benim için başlangıç düzeyinde ufuk açıcı bir kitap oldu. Her ne kadar bazı teknik konuları derinlemesine bilmesem de herkesin anlayabileceği bir dilde kaleme alındığı için kitabı okurken zorlanmadım. Bu itibarla Türkiye'de yapay zekâyla ilgili yazılmış nadir eserlerden biri olan bu kitabı, konuyu merak edip nereden başlayacağını bilemeyen okurlar başta olmak üzere, mühendislik okuyan tüm okurlara tavsiye ediyorum. İncelememe kitapta geçen bir ifadeyle son verirken "Hem gezegenimizi, hem de evrenin geri kalanını cennete dönüştürmek, yeryüzünü de gökyüzünü de aşkın yüzü yapmak için daha çok zekâya ihtiyacımız var" (s.175) diyor ve tüm kitap dostlarına... Sağlıklı ve kitap dolu günler diliyorum! ---------------------------------------------------------- ¹Yapay Zekâyla ilgili oluşturduğum listem: •