Sabahattin Ali 2 Nisan 1948
anadolu'yu gerçekçi bir bakış açısıyla işleyen ve pek çok alanda eser veren türk edebiyatının en değerli isimlerindendir.
sabahattin ali ilk öyküsünden son şiirine kadar sevgiyi, insanca bir yaşamı, sosyal sorunları, iletişimsizliği ve yalnızlığı ele alarak neredeyse yeryüzünün tüm duygularına ses olmuştur.
yazılarında sade ve yalın bir anlatım tarzını, şiirlerinde de hece ölçüsünü benimsemiştir. farklı formlarda bestelenen (aldırma gönül, leylim ley, çocuklar gibi) bazı şiirleri; zülfü livaneli, sezen aksu, edip akbayram, ali kocatepe, nükhet duru gibi sanatçılar tarafından ulaşmıştır bizlere.
bilinen en ünlü romanı kürk mantolu madonna'dır sabahattin ali'nin. bu eser kimi istatistiklere göre 2015 yılında türkiye'de en çok okunan kitaptır. hem kendi coğrafyasında sevilmenin hem de evrensel düzeyde söz söyleyebilmenin haklı onurunu taşıyan(en azından günümüzde) kürk mantolu madonna, almanca, arapça, rusça, ingilizce, ispanyolca italyanca gibi çeşitli dillere de çevrilmiş; ve aynı zamanda da 2017 yılında üniversite kütüphanelerinden en çok ödünç alınan kitap olmuştur.
sabahattin ali aslında bir eğitimcidir. balıkesir öğretmen okuluna devam ederken istanbul erkek öğretmen okuluna geçmiş ve buradan mezun olmuştur. anadolu'nun bazı kentlerinde ilkokul öğretmenliği; almanya'da eğitim aldıktan sonra da almanca öğretmeni olarak icra etmiştir görevini. ancak siyasi düşünceleri nedeniyle soruşturmalar ve hapis cezaları peşini hiç bırakmamıştır.
bu arada türk tarihinde ilk defa kürşad ihtilali'nden ilham alarak üç perdeden oluşan "esirler" adlı oyunu da yine kendisi yazmıştır.
yayıncılık, çevirmenlik, nakliyecilik gibi pek çok işle birlikte 41 yıllık kısacık ömrüne sığdırdığı eserleri şu şekildedir:
- kuyucaklı yusuf
- içimizdeki şeytan
- kürk mantolu madonna
- değirmen
- canım aliye ruhum filiz
- kağnı
- mahkemelerde belgeler
- ses
- çakıcı'nın ilk kurşunu
- yeni dünya
- sırça köşk
- hep genç kalacağım
- kamyon
- dağlar ve rüzgâr
- kırlangıçlar
- bütün şiirleri
- esirler
- kurbağanın serenadı
- öteki şiirler
sabahattin ali, kendisi hakkında açılan davalardan ve verilen haksız kararlardan dolayı ülkesinden ayrılmak üzereyken bu yolculuk esnasında katledilmiştir (2 nisan 1948).
ve bir mezarı bile yoktur onun. zira öldürüldüğü günden aylar sonra
bir çoban tarafından istranca dağları'nda bulunan bedeni, adli tıp kurumuna götürülürken -nasıl oluyorsa- kaybolmuştur.
kırklareli'nde olan kabri ise temsili bir mezardır.
Sabahattin Ali
·
93 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.