İşte hem kaynaklara ve asr-ı saadete dönüş fikri üzerinden yürüyen, bazen "Kur'an Müslümanlığı"nda karar kılan, (hadisi büyük ölçüde dışta tutan) yeni ve lafızcı dinî yorumları, hem yeni dindarlaşmayı, hem de yeni radikal cihad fikrini besleyen bu yeni koru(n)ma düşünceleri ve kurtuluş arayışlarıdır. Bir başka şekilde söylersek Yeni Selefilikte var olan itikaden kuvvetli tevhid ve tenzih fikri üzerinden saflaşma, ibadetlerde ve yaşama tarzında sadelik ve tektiplilik (dinî hayata, din anlayışlarına bitişen, eklenen geleneksel ve kültürel unsurların tasfiyesi ve reddi) ve hem dışarıya, küffara hem de içeriye, şirk kabul edilen veya şirke yaklaştırılan Müslümanlara karşı cihad (ve red) kademeleri bazen birlikte bazen de farklı temayüller olarak bulunacak ve fonksiyon icra edecektir. Vurgulamakta fayda var; şirk veya ağır tenkitler üzerinden yürütülen Müslümanları dışlayıcılık tavrı, üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir meseledir.
Fakat yeni Selefi hareketin önceki Selefi tecrübelerden köklü ayrılığı onun aynı zamanda modernizmle, modern batı düşüncesiyle yani felsefi olarak dindışı bir akımla olan doğrudan veya dolaylı ilişkilerinde barınıyor. İslâm tarihinin ve Müslümanların tecrübelerinin biriktirdiği birçok şeyi tasfiye etmeyi, dinin dışına çıkarmayı ısrarla talep ederken içeriye yeni/ yabancı (bid'at) unsurlar almaktadır. Paradoksal olarak açılım tarafı bu yöne doğru... Çünkü içeriye doğru ıslah, ihya, tecdit gibi müsbet değer yüklü dinî-tarihî kavramlarla meşrulaştırılan Yeni Selefilik kalkış noktaları, akıl yürütme ve yorumlama biçimleri, tarih ve gelenek anlayışları, gelecek tasavvurları ve ulaşmak istediği hedefler ve modeller itibariyle aynı zamanda sert bir eda ile düşmanlık beslediği ve karşı çıktığı batıcı ve modernist çizgilere yaklaşmaktadır.
Sayfa 916Kitabı okudu
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.