Item: Kanık'sadığım Biri Orhan Veli
Author: Varsayalımismail

Varsayalımismail

@Kitaphan·

06 Nisan 08:31

304 syf.

· Kitabı okudu

Puan vermedi

8 günde okudu

Katil olabilirdi henüz on iki yaşında!

“Genç şair ve eleştirmeciler onun için bir kaç kitap yazsalar çok yerinde olur. Aradan bir on sene geçsin, kıymeti daha çok anlaşılacak gibime geliyor. Bir genç şair eleştirmecinin onu uzun uzun, seve seve bize anlatmasını bekliyorum”, demiş Sait Faik. Bu kitap o kitap işte. Önüme düştü şair hakkında araştırmalar yaparken. İyi ki düşmüş. Girizgaha, rolünü büyüttürmesine izin vermeden incelemeye geçelim. Merhabalardan bir demet. ≈) Orhan Veli nasıl birisiydi. Sabahattin Eyüboğlu anlatıyor: "Sahte ciddiliğe öyle candan düşmandı ki, sahte ciddiliğe inat, en ciddi işlerini şakadanmış gibi yapardı. Yüzünden ve şiirden gülümsemeyi eksik etmezdi. Dünyayı, insanları, türküleri ölesiye sevdiği anlarda bile sever görünmezdi. Sevdiğini sevmeye kimseyi zorlamaz, hele kendi derdini kimseye dert etmezdi. Alır başını giderdi sıkılınca, tadına doyurmadan. Dünyadan gidişi de öyle oldu." Mektubunda, “Hep seni düşünmekten kimsenin yüzüne bakmadım.”dediği, sonuncu aşkı Nahit Hanım -”Kardeşi Adnan Veli'nin söylediği gibi, onu ölene kadar da sevmişti”- şööle anlatıyor Orhan Veli'yi: "O'nu tek kelimeyle anlatmaya çalışsam, hüzünlüydü derim. Hüzünlüydü.. Mahzundu.. Neden? Bence... Tabii başkasına, başkalarına göre başka türlü olabilir. Ama bana soruyorsunuz. Onun için bana göre, benim düşündüğümü söylemek zorundayım. Yapısından geliyordu bu hüzün... Her şeyi ama, her şeyi içine atmasından... Fiziğinden... Öfkesini bile içine atardı. Sıkıntılarını da... Hüzünlüydü. Ve sessizliğe gömülürdü. Konuşmazdı. Sıkıldığında, üzüldüğünde konuşmazdı. 'Şimdi gelirim' der, kalkar gider, ya yarım saat sonra, ya üç gün sonra gelirdi... Örneğin, Mahzun Durmak şiiri, O'nun tavrına çok uygun bir şiirdir." Sevdiğim insanlara Kızabilirdim, Eğer sevmek bana Mahzun durmayı Öğretmeseydi. Bir başka konuşmasından: #237460486 Alıntıyı okuduğunuzda dikkatinizi çeken bir diğer şey, yoksulluk olacaktır zannımca. Ne çok örneği vardır bunun: “Yaprak dergisininin bir sayısını çıkarabilmek için paltosunu satmış ve kış ortasında ceketle kalmıştır.”, Fransız ozanını, ahı gitmiş vahı kalmış tek odalı evinde ağırlamak zorunda kalmıştır: #237980824 Ve "Evet, Orhan Veli yürümeyi çok severdi ama, Sarıyer'e kadar da parasızlıktan yürürdü."... O zamanki yazarların olmazsa olmazı maddi zorluklar... “Rakı şişesinde balık olsam” mısraı da bu sorunun mübalağalı bir tezahürüdür: #237981177 Asıl konuyu satırlara kiraya verdiğimiz yeter. Tez elden ele alalım. =) Önemli yazarlardan Orhan Veli'yi tanıyalım. Neyzen Tevfik: #237946941 Yahya Kemal: #237831722 ≈) #237732289 Yıllar sonra verilen yanıt. #237732404 Yok artık dedirtti: #237732455 Nazım Hikmet: ,#237416928 youtu.be/p-de4I4p-Wo?siz... Nurullah Ataç: #237470845 Lakap ataçlama manyağı Ataç: #237980061 Orhan Veli'yi tanıtan oydu diyebiliriz aslında: #237980086 Vedat Günyol: #237623541 , #237831585 İlk başlarda anlaşamadığı fakat sonra beraber tren yolculuğu yapacak kadar yakın olduğu Rıfat Ilgaz (kitapta anıları mevcut)... Yiğidi öldürüp de hakkını veren - #237735153 - Salah Birsel... Bak sayayım daha kimler kimler var: Agatha Christie -≈))- Neyzen Tevfik, Ahmet Hamdi Tanpınar, Aziz Nesin, Can Yücel, Özdemir Asaf, Ahmet Haşim, Hasan İzzettin Dinamo, Hasan Ali Yücel,Nahit Sırrı Örik, Ece Ayhan, Akgün Akova, Sait Faik, Mine Urgan, Süleyman Nazif, Şinasi, Metin Eloğlu Refik Halit, İlhan Berk, Sunay Akın, Cahit Tanyol, Mehmed Kemal ve tabii ki Oktay Rifat, Melih Cevdet Anday, Rüştü Onur ve daha bir sürü önemli kişi. Kitap; şairin sevdiği yiyeceklerden - #237416481 - tutun da “keyifli anlarında yanındakileri şaşırtıp güldürmek için iki yüz - üç yüz kadar baharat adını, elli - altmış kadar balık adını say"masına kadar; Sait Faikl'e otururken fal bakmak için yanlarına gelen çingene kadına baktığı el falından tutun da, babası darılmasın diye sigarayı balkonda içişine kadar; pantolonunun paçasının neden küçük olduğundan tutun da, oturuş şekline kadar anlatıyor. Aşklarından, edebiyat çevresiyle yaşadığı anılardan bahsediyor. Bahsettikçe de yeni yeni hiç duymadığım neler varmış dedirtiyor. Hadi biraz abartıyım, nefesinizi Orhan Veli'nin ensesinde hissediyorsunuz.=) Emin olun ki düşündüğünüzün fazlası kitap. Gelgelim Garip'e. Garip... Garip kitabının isminin hikayesi nedir: #237980588 Bir de malumunuz Yaprak dergisi vardır ki “Orhan Veli bu derginin sayılarını çıkarmak için paltosunu satar ve kışın ortasında ceketle dolaşır. Böylece iki sayı çıkarılabilir. Son sayıyı çıkarabilmek için başka şeyleri satar: Abidin Dino'nun kendisine hediye ettiği resimleri. Abidin Dino, Orhan Veli'nin kendisini ziyarete geldiği bir günkü olayı şöyle anlatıyor: "Yüzü bir karış, upuzun bembeyaz. Dilinin altında bir şeyler vardı besbelli, bir süre şişe açma aleti gibi kıvrılıp kalmış, sonunda ağzındaki baklayı çıkarmıştı.Ona hediye ettiğim resimler vardı ya onları satabilir miydi? 'Son sayıyı çıkarmak için başka çare kalmadı' demişti, boğuk bir sesle ve müthiş utanarak. Ne demekti, daha kaç tane resim isterse vermeye hazırdım, yeter ki alıcı bulunsun! Biraz neşelendi ama, alt tarafı Yaprak dergisinin cenazesine bir çelenk hazırlıyorduk." Yazar, konudan ayrı yere giderek belli başlı konularda -ölüm, kedi, çocuk...(konularda konu hani)- güzel şiirleri de sunar, daldan dala kondurur okuru... Yeni tanıyacağınız hatta ismini hiç duymadığınız edebiyatlar yatıyor sayfalarda. Sahiden katil olabilirdi. - Lan İsmail, bir sürü şey paylaştın, unutturdun onu.≈) Nasıl yani katil olabilirdi? Ve 12 yaşındayken! Şööle ki sayın okur: #237464890 Şiirlerini göstermek, yorum almak için dönüp dolaşıp onu arayan Rıfat İnkaya'nın sonunda bulması ama, Orhan Veli'nin, İnkaya'yı sivil polis zannedip kovalaması... Ve sonrasında, “Orhan Veli'yi görebilmek için bir daha çaba göstermeyen İnkaya, 1950 yılının kasım ayında, Orhan Veli'nin öldüğünü duyduğu gece, bütün şiirlerini” yakması... Ahmet Hamdi Tanpınar ile kayık sefası yaparken kayığın ters devrilmesi sonucu denize düşmeleri, motorla iskele arasında sıkışmaktan yolcuların sayesinde ucu ucuna kurtulması, Sait Faik'i oyuna getirip hesabı ona ödetmesi, Ahmet Haşim'e takılması, Hasan İzzettin Dinamo'nun, daha kendisinin haberi olmadan kendisine karşı aldığı tavır vee daha neleer neler, biiiir sürü olaylar olaylar! Yavaş yavaş sona doğru yaklaşmaktayız. Klişe ötesi olarak(!) ben de sonları hiç sevmem. Özellikle devrisi satırlardaki gibi olan sonlardan nefret ederim. Keşkelere bular insanı, uzuuun uzun offf'lara gömer... “Ankara’da, gece evine giderken, belediyenin açtığı bir çukura düşer. Çukurdan çıktıktan sonra büyük bir hata yaparak olayı önemsemez. İstanbul’a gelir. 14 Kasım'da, bir arkadaşının evindeyken fenalaşır. Hastaneye kaldırılır. Alkol komasına girdiği zannedilir. Ölümünden sonra yapılan otopside beyin kanamasından öldüğü anlaşılır.” Şaka gibi ölüm. Can Yücel'in bir şiirinde dediği gibi: Ölüm bir eşek şakasıdır Gelir geçer göçer Öldüğünde cebinden çıkanlar arasındaki Aşk Resmigeçidi isimli şiirinden bir kısmı okuyarak bitirelim incelemeyi: Hiçbirine bağlanmadım Ona bağlandığım kadar. Sade kadın değil, insan. Ne kibarlık budalası, Ne malda mülkte gözü var. Hür olsak der, Eşit olsak der. İnsanları sevmesini bilir Yaşamayı sevdiği kadar. Zaman ayırıp okuyanlara mersilerden bir demet. =) B: youtube.com/playlist?list=P... O: #237481757 N: #237587363 U: #237548441 S: #237981330 (!) L A R ≈))

Kanık'sadığım Biri Orhan VeliM. Şeref Özsoy · Ayna Yayınevi · 200124 okunma

··

2 artı 1'leme

2.935 görüntüleme

Grekov Kafkayevski

@Grekov_Kafkayevski ·

07 Nisan 02:36

kitapta bahsediyor mu bilmiyorum ama orhan veli hakkında kardeşinin yazdığı

Orhan Veli İçin adlı kitapta da orhan veli hakkında (bence) ilginç bilgiler var.. (bu konuda örneğin bkz. benim alıntılarım.. 😜) ek olarak

Kürdün Meyhanesi adlı kitapta da orhan veli ile yaşadıklarını anlatanların (bence) güzel anıları da var.. (= bu iki kitabı okudun mu, okumayı düşünüyor musun bilmiyorum ama bunlara bakmadıysan hazır bu kitabı okumuşken sıcağı sıcağına bak derim, hemen okursun da.. zira hem sayfa sayıları fazla değil bu kitapların hem de kitaplar okuyucusunu direkt kendisine bağlayıp kendilerini okutuyor (bence) (=

Varsayalımismail

@Kitaphan ·

07 Nisan 05:03

İnceleme yazayım diye düşününce o kitabı da okuyup yazayım dedim. Lakin sabırsız biri olduğum için bekleyemedim. Ki yine oldu gibi. Daha da uzardı kesin inceleme. Bi inceleme daha gelir o halde. =) İkisini de öneri isteği bildiren iletimin yorumlarına yazmıştınız hocam. Sağol, varol. Ve genel olarak söyleyim iyi ki varsın. 😊 İki arada bir derede Karikatürkiye'ye misafir oldum. Arayı açıp Orhan Veli İçin'e başlayacağım. Oradan da Kürdün Meyhanesi'ne uğrarım. Etkinliği de düşünüyorum bir yandan. O zaman mı başlasam diye. Altı gün sonra doğum günü Orhan Veli'nin.

2 sonraki yanıtı göster

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Varsayalımismail