Gönderi
Aşk Hikayesi
Herkese merhaba arkadaşlar. Kitaba ilk başladığımda enerjim kalırsa inceleme yazısı yazacağımı söylemiştim. Bugün kitap bitti ve hem kitap hem de yazar hakkında söylemem gereken şeyler var. Umarım kitabı okumaya başlamadan önce size faydası olur. Başlayalım bakalım.
İskender Pala'nın yazdığı kitapların çoğunu okumuş birisi olarak söylüyorum: Bu adam tarihi romanlar konusunda gerçekten bir üstad. Dili ve anlatım şekli sizi anlattığı döneme götürebiliyor. Hangi dönemi anlatıyorsa o dönemin sokaklarında, çarşılarında, pazarlarında ve kuytu tenha yerlerinde hissediyorsunuz kendinizi. Gayet sanatlı ve derin bir dili var. Aşk Hikayesi'ne gelecek olursak: İskender Pala , yine diğer birçok kitabında olduğu gibi bu kitapta da sevgiliye olan vuslatı işlemiş. Aşıklar birbirleri ile tanışıyor, birleşiyor; sonra da birbirlerinden kopup, birbirlerini aramaya başlıyorlar. Bu arayışlar günler, aylar ve yıllar sürüyor...
Her ne kadar yazarın kitaplarında anlattığı aşkları aşırı ütopik ve romantik bulsam da okurken zevk almaktan da geri duramıyorum.
Aşk Hikayesi'nin baş kahramınlarından Bahşı ve Kaknusia. Kaknusia, buğday kokulu, güzeller güzeli bir dilber. Bahşı da bu ateşe tutuşan pervane. Evlenmeye karar veriyorlar fakat kızın babası, kızını Bahşı'ya vermeye yanaşmıyor. Derken bu iki aşık kaçma yolunu seçiyorlar, kaçarken de evleniyorlar. Olaylar ve vuslat ateşi ikisi için ondan sonra başlıyor. Ne maceralar ne acılar çekiyor ikisi de. Okurken kah heyecanlanacak, kah üzüleceksiniz. Tarihi roman seven okurlar için gayet doyurucu bir kitap. Okunmasını elbette tavsiye ediyorum, hem de hiç düşünmeden. Yazdığım ilk inceleme yazısıydı, biraz kusurlu ve dağınık olabilir; mazur görün. Size iyi okumalar diliyorum. Ha bu arada kitabı muhakkak gece herkes uyuduktan sonra loş bir ışıkta okuyun. Daha çok kapılıyorsunuz kitaba ve kitabın anlattığı döneme.
·
148 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.