Raskolnikov'un bir cinayet işleyeceğini bilirken acaba kimi öldürecek diye merak ederiz. Çünkü bu kitabın konusunu bilmeyen yoktur bir cinayet işlenir ve Raskolnikov bu cinayetin verdiği ruhsal durumla başa çıkmaya çalışır. Fakat kitabı okurken beklenildiğinden daha az vicdan azabı çektiği görülür. Hatta bu vicdan azabı değildir düpedüz yakalanma korkusudur. Raskolnikov ev sahibine kirasından düşmesi için rehin eşyalar verir ev sahibi bu eşyaları paraları getirmediği takdirde satacağını söyler ve çoğu kişi de bu ev sahibinin gözü kara biri olduğu için satacağını bilir. Yoksullardan beslendiğini düşünen Raskolnikov bu kadını öldürür. Tabii bu cinayeti planlı olarak tasarlar. Bu sırada kardeşi de gelir ve onu da öldürmek zorunda kalır. Raskolnikov hırsızlık için girdiği bu evde çoğu şeyi doğru düzgün alamaz bile çünkü şoktadır ve ne yapacağını bilemez. Tam da hırsızlık yaptığı sırada ev sahibi için 2 tane adam gelir fakat içeriden sürgülü olduğunu gördükleri için içeride birileri olduğunu anlarlar. Tam da kapıcıya gidecekleri sırada Raskolnikov evden kaçar ve eşyaları toprağa gömerek harcamamaya karar verir. Çünkü bunu bilebilecek bilgiye sahiptir, hukuk öğrencisidir. Cinayetten sonra büyük bir hastalığa yakalanır bu hastalığından çeşitli rüyalar görür kadın sürekli ona musallat olur arkadaşı Ruhimuzin gelir onu destek olmak ister ve diğer arkadaşları da. Fakat Raskolnikov onları istemez. Kız kardeşinin nişanlısı da onu ziyarete gelir, hatta kız kardeşinin nişanlısı bir zabıt katibidir. Ruhimuzin annesi ve kız kardeşine sahip çıkar. Kız kardeşi Lujini terk eder. Lujin evlenmek için yoksul bir kız tercih etmiştir ve başka meseleler de vardır Raskolnikov bunları ortaya çıkarır. Gel zaman git zaman Lujin Raskonikov'un suç işlediğini anlar ona teslim olmasını söyler. Teslim olduğu takdirde suçunda indirim olacağını söyler. Tabii bu olaydan önce Raskolnikov'un bir tanıdığı atların altında ezilmiştir ve onun kim olduğunu herkes sorgularken Raskolnikov bu adamı tanıdığını söyler. Eve götürür Katerina adam öldükten sonra onu cenazeye davet eder. Sonra da Katerina'nın ve bu ölen adamın kızı Sonya Raskolnikov ile yakınlaşır. Raskolnikov kendisine benzediğini düşünür çünkü. Ona suç işlediğini anlatır Sonya onu kayıtsız şartsız kabul eder. Svidrigaylov Marfa Petrovna'nın kocasıdır. Çapkın olan bu adam Dunya yani Raskolnikov'un kardeşine aşık olur. Cinayeti duyan bu adam bildiğini Raskolnikova'ya, kız kardeşine söyler. Hatta kız kardeşinden yararlanmaya çalışır fakat onu sevmediğini anladığında Dunya'nın gitmesine izin verir. Yani bu suçu işlediğini kız kardeşi Lujin, Svidrigaylov, Sonya bilmektedir. Raskolikov herkesle vedalaştıktan sonra karakola giderek teslim olur 8 yıl kürek mahkumu olur. Bu mahkumiyette Sonya onu hiç tek bırakmaz diğer mahkumlarla da iyi anlaşan Sonya onların sevgilileri ya da aileleriyle de yakın ilişki kurmuştur. Bir gün hastalanan Sonya Raskolnikov'u ziyarete gelemez onu çok merak eden Raskolnikov'a bir not verir. Hastalığı biraz atlatınca geldiğinde ise Raskolnikov onu sevdiğini anlar ve onunla bir gelecek kurmak istediğini bilir. Önlerinde 7 yıl vardır 7 yıl sonra onları yeni bir hayat beklemektedir. En sevdiğim kısım Raskolnikov'un suç işlemeden önce acaba yapsam mı yapmasam mı ikilemine düşmesi suçu işlediğindeki o ellerinin titremelerinin tasviri, o suç işlerken o suçun artık geri alınamayacağını bilmesi ve okuyanlar olarak şahsen beni dehşete düşürmüştü bu kadar gerçekçi yazılması çok güzeldi. Sevmediğim kısım ise cinayetin yanında belli başlı kısa kısa hikayelerini anlatılıyor olmasıydı konuyla alakasız olarak bu konuyu çıkardığımız ve yan karakterlerin rüyalarını, onların konuyla alakasız olarak tasvirlerine çıkardığımızda geriye 300-400 sayfa kalıyor bu Sayfalar bu kitap için gayet yeterliydi. Ama kesinlikle kitap suç, suçlu, psikoloji bu suçu işleyen kişinin avukat adayı olmasının verdiği bir bilgi ile Lujin'i yanıltabilmesi ona verdiği cevaplarla suçu işlemediğini kısmen ikna edebilmesi yazarın da gerçekten psikoloji hukuk bildiğinin de göstergesidir.

Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Ren Kitap · 2021159,2bin okunma

·

87 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayşe Erkocaaslan