-kaç kez yıldım-yıkıldım,
kaç kez öldüm bilmiyorum,
kaç kez yaralandım elinden-dilinden,
kaç kez gelişlerine kandım,
gidişlerine yandığım kaç kezdi
ki saymadım,
onu da bilmiyorum.
tepkiye uçuk dediler, takma geçer,
geçer mi sahi.
bir umut, hep umut bu,
rüyalarıma sığdıramadığım sıcaklığın,
ve
hani hep yarım baktığım gibi,
sana doymak bu olsa gerek...
...
-ruh halim böyle, seninle bir ilgisi yok,
sahilde saatlerce denizi izlemek istiyorum,
bir de bağlama eşliğinde -hani alıp götüren beni-
türkülerinin namelerini duymak,
bir hoş geldin kadar uzak,
yasaklarda sevmek kadar yakın belki,
veya
al ömrümü diyecek kadar kindar,
beni bundan mahrum etme yeter,
seni özlemek bu olsa gerek...
(1k, 18 Haziran 2017)