Nobel ödüllü yazar J.M.Coetzee'nin Barbarları Beklerken kitabında olduğu gibi bu kitabında da başkahramanı bir yaşlı adamdır. Yaşlanmak; ömrün sonuna yaklaşırken hastalık adı altında ölümü yaşamak anlamına da gelmektedir. Yaşlı için artık bir gelecek yoktur, tam da bu nedenle gözleri hep arkaya yani geçmişe bakmaktadır. Ömrün mühasebesi elbette pişmanlıkla yüklüdür. Öte yandan yaşlanmak; ister istemez bir tür filozofa dönüşmektir de. Öyle ya; hayat adlı öğretmenden mecburen bazı şeyler öğrenilmiş, tercübe adı altında da yenilgiler va sözde zaferler istiflenmiştir.... Yavaş Adam adlı romanın kahramanı, Paul Rayment adlı yaşlı bir adamdır. Yaşanan trafik kazasında sağ baçağı kesilmiştir. Bu aslında sembolik bir şeydir de. Romanda mevcut durum şöyle ifade edilmektedir: "Bir bacağını kaybettin, biliyorum. Yürümen zor oluyor. Ama belli bir yaştan sonra hepimiz bir bacağımızı kaybederiz, az çok. Kayıp bacağın yaşlanmanın, yaşlanıp sıkıcılaşmanın bir işareti, sembolü ya da septomu, o kadar..." Paul, kendinden çok daha genç olan bakıcısı Marijana'ya aşık olmuştur. Yani öyle sanmaktadır, ama aslında ortada farklı bir durum bulunmaktadır. Yaşlı Paul, Marijana'nın şahsında gençliği sahiplenmek istemektedir. Bir tür pişmanlıklarını yok ederek gençleşme özlemidir bu. Nitekim; Elizabeth Costello'nun evlenme teklifini red etmesinin altında yatan en temel neden; Elizabeth'in kendisinden daha yaşlı olmasıdır. Paul aslında ölmeyi yaşlanmaya tercih etmektedir, ama yaşlılık onun için tahliye umudu ve beklentisi olmadan yatacağı zindana dönüşmüştür. Katlanmak zorundadır... Yazar bize şunu söyler: Hepimiz bir gün yaşlanarak ya Yavaş Adam ya da Yavaş Kadın'a dönüşeceğiz. Bu bizler açısından ne yaparsak yapalım kaçamayacağımız biricik ortak kaderdir. #edebiyat #roman #canyayınları #canyayınları #yavaşadam #yavaşkadın #jmcoetzee #yaşlanmak #dostkörpe

Yavaş AdamJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 2018239 okunma

·

55 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nevzat Güngör