Sahil zanneder ki, kabaran deniz
Batan gemilerin gözünden akar
Kuşlar çığlık çığlık, balıklar sessiz
Dalgalardan ölü kaptanlar bakar
Benimdir sularda gördüğün resim
Yalnız sevda sızar sevgilerinden
O altın sesinle buluşan sesim
Kâm alır kabinin ezgilerinden
Meğer dağ başında kalmış acılar
Vuslata mahkûmmuş kollarım benim
Gecenin kalbinde kandillerim var
Şimdi yedibeyza ellerim benim
Damla damla iner taşlara yağmur
Nasıl koparırsa her zerresini
Tebessümün hüznü yakıp kavurur
Bana hep yeniden getirir seni
Düştüğün çöllerden baharla döndün
Sen bana bin bir renk, bin bir desensin
Güneşle göründün, ayla göründün
Elbet aradığım o ülke sensin
Çoşarım, bu sonsuz bir rüya diye
Kokladığım çiçek can olur bana
Bilmem ki, ne vakit, nerede, niye
Hangi sevda ile yöneldim sana
Karanlığa inat yaktığın mumu
Söndürebilir mi zavallı rüzgâr
Ruhunda özünü bulan ruhumu
Bırakıp giderim sana yâdigâr
Ölürken kalırım ayak ucunda
Acıyla bakarsın tenime, heyhat
Tekrarı olmayan yolun sonunda
"elveda" demiştir Nur'una hayat..