Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Katharine ve Margaret (Doğum kontrol hapı)
1921 yılında New York'ta, kırk yaşında iki kadın oturup birbirlerini izliyorlardı. Margaret Sanger ve Katharine Dexter McCormick, değişik Amerikalılardı, yüzyılın ilerleyen dönemlerinde kadınların hayatlarını değiştirmek için herhangi bir Amerikalı ya da Avrupalı siyasetçiden çok daha fazlasını yapacaklardı. Amaçları, kadınların kendi doğurganlıklarını kontrol etmelerini ya da daha açık ifade etmek gerekirse, cinsel ilişkiye girmeye devam ederken istemedikleri bebekleri doğurmalarını engelleyebilmelerini sağlamaktı. Sanger'in kadınlara doğum kontrol kabiliyeti vermeye olan kararlılığı, erken hayatının deneyimlerinden geliyordu. Babası, özgürce düşünen İrlandalı bir radikaldi; ama New York eyaletindeki küçük bir kasabadaki evlerinde vahşi bir ataerkti. Dindar bir Katolik olan annesi, yirmi iki yılda en az on sekiz gebelik geçirmişti ve rahim kanserinden elli yaşında öldü. Margaret bir hemşire olarak eğitim görmüştü ve genç işçi sınıfındaki kadınların bir odada yedi ya da sekiz kişi yaşadığı Manhattan gecekondu bölgelerinde başarısız kürtajlar yüzünden ölmelerini izliyordu. Birinci Dünya Savaşı'ndan önceki yılları anarşist ve sosyalist bir kalabalıkla geçti, grev düzenlemeye yardım ediyor, devrimden söz ediyor, suikastın ahlakını düşünüyor ve cinsellikten zevk alıyordu. Yavaş yavaş, doğum kontrole ihtiyacı olan kadınlara nasıl yardım edeceğini düşünmeye, bu basit ve pratik meseleye odaklandı. Dünya 1914'te savaşa girerken Sanger, "doğum kontrolü" adlı (kendi bulduğu bir ifade) bir şeyi savunan, The Women Rebel adlı bir gazete yayımladı. Bu arada Sanger doğum kontrol seçenekleri sunan bir kitap yayınlamak istiyordu. 1914'te Comstrock ve kanunu onun peşine düştü. Yasanın ifadesiyle, "gebeliğin önlenmesi veya yasadışı bir kürtaja neden olabilecek" herhangi bir madde ya da nesne yollayan bireyler, ağır bir para cezasına çarptırılırlar ya da altı ay ile beş yıl arasında, ağır emek işi içeren hapis ile cezalandırılırlar. Hapisten korkan Sanger, takma bir isimle Britanya'ya kaçtı. Burada, seks savunucusu Havelock Ellis'le tanıştı ve bu dönemde İngiltere'de sol görüşlü kadınların yaptığı gibi H.G. Wells ile kısa bir ilişki yaşadı. Ancak bu Avrupa sürgününün en önemli sonucu 1915 yılında Hollanda'daki bir doğum kontrol kliniğine yaptığı ziyaret oldu. Yazılı tarihi boyunca kadınların, hamileliği önlemek için her türlü alet ve teknikleri denediğini biliyoruz; eski Mısır'da kullanılan bala batırılmış tiftik tamponlarından, ıslak çay yapraklarına, yağlanmış kâğıt parçalarından, ağaç kabuğu ve koyun bağırsağından yapılan prezervatiflere kadar her yöntem denenmişti. (Timsah dışkısı gibi absürt olan yöntemlerin bazılarının bilimsel temelleri vardır, timsahlar doğum kontrol etkisi yaratan bir ot yerler.) Lateks ve kauçuğun yeni forumlarının keşfi daha iyi prezervatiflerin üretilmesini sağladı, ayrıca artık kadınlar için vajinal kapaklar ve diyaframlar da vardır. Sanger, Hollanda'ya geldiğinde, bu araçların kullanımıyla ilgili yayınlanmış broşürleri ve diyaframları gördüğünde elinde olan imkânların farkına vardı. Bu gerçekten Katharine McCormik'le yaptığı görüşmenin ana sebebiydi. Sanger, Birleşik Devletlere geri dönmüş ve doğum kontrolü tavsiyelerini yayınlamaya başlamış, 1916'da Brooklyn'da yardım onaran ilk merkezi açmıştı. Başı yasayla tekrar belaya girdi ve 1917'de otuz gün boyunca bir ıslahhaneye gönderilmişti. Fakat görüşler yavaş yavaş değişiyordu, Sanger de mahkeme duruşmalarını davasının reklamını yapmak için kullandı. Sanger, Amerikan kadın hakları savunucuları için bir kahraman haline geldi. Kanundaki, tıbbi tavsiye ile doğum kontrolün kullanılmasında bir sakınca olmadığını söyleyen bir boşluğu kullanarak, broşürler ve kitaplar yayınladı. 1920'lerin başlarında, kadınların çalıştığı bir doğum kontrol kliniği şeklinde, para toplamak ve kampanyalar düzenlemek için bir organizasyon kurmuştu ve Amerika'da ve hatta Japonya ve Çin'de konuşmalar yapıyordu. Bununla birlikte, klinik için ihtiyaç duyduğu şey, gerçek doğum kontrol yöntemleriydi. Bu ABD'de yasal olarak kullanılması kolay olmayan diyaframlar demekti. Diyaframlar neredeydi? Avrupa'da. Böylece, 1922'de bir gün, Bayan McCormick alışverişe gitti. Avrupa'daki en son modayı Amerika'ya getirmekte kararlıydı. Test edilebilir ve satılabilir bir ürün üretmek için verilen ticari mücadele yıllar aldı, ancak Hap sonunda 11 Mayıs 1960 tarihinde kontraseptif olarak piyasaya sürüldü. Çok az icat, bu kadar insanda böylesine bir etki yaratmıştır. Diğer kontrasepsiyon yöntemlerine göre ne kadar etkiliydi? 1961'de yapılan ayrıntılı bir araştırma, prezervatiflerin başarısızlık oranının %28 kadar yüksek olduğunu, diyaframlardan daha yüksek; yaklaşık %34, vajinal fitillerin ise %42 olduğunu ortaya çıkarmıştır. Hap'ın başarısızlık oranı %2'ydi. Kadınlar buna evet oy verdiler: Hap'ı ilk yılında dört yüz bin Amerikalı aldı. 1984 yılında dünya çapında kullanımı seksen milyona kadar çıktı.
Sayfa 501 - Yakamoz KitapKitabı okudu
·
64 görüntüleme
Leyla okurunun profil resmi
Çok fazla yazım hatası olsa da güzel bir kitaptı. Geriye belgeselini izlemek kaldı.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.