Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Gönderi
Merhaba arkadaşlar, iyi geceler. Geç de olsa hepimizin bayramını tebrik eder, bu güzel günlerin bizler adına yeni başlangıçlar, umutlar ve güzellikler getirmesini hepimiz için temenni ederim. Hepimizin bayramı kutlu olsun. Zor bir süreç oldu ama bahsi geçen bu romanı ilk cildi 05/04/2024, ikinci cildini 11/04/2024 tarihinde bitirerek en sonunda tamamladık. En çok düşündüğüm iki baskıyı olduğu gibi bırakmaktı ama bu baskıların biri 426 biri 524 sayfa. Benim elimdeki kitap ise Mart 2008 baskısı. Neden ayrı ayrı emek verdiğim, ayrı ayrı baskılarına sahip olduğum eserleri tek bir incelemede anlatayım ki? Ama istediğim olmadı, tıpkı pek çoğu gibi. Sonuç olarak biz bunu ayrı ayrı okumuyor muyuz? Ben mi yanlış düşünüyorum. Ayrıca Yapı Kredi de bu işi çok iyi hatta bence fazla iyi ve kaliteli yapıyor. Kitaba ve kitaptaki bilgilere değinerek ilerlemek istiyorum:
Chancery Mahkemesi çıkıyor karşımıza. Bu mahkemenin insanın sinirlerini bozduğunu öğreniyoruz. Günümüzde Şansölye Mahkemesi olarak geçer. Miras, mortgage ve mülkiyet davalarına bakar. Mülkiyetten kastım, bir kişinin başka birinin malını elinde tutmasıdır. Buradan tahmin edersiniz ki neler çıkar neler. En ilginç eleştirilerden biri ise toplumun üst sınıflarının alt sınıflar olmadan varlıklarını devam ettiremeyeceğine yöneliktir. Günümüzde bile toplumsal sınıfların olmadığı herkesin eşit olduğu savunulsa da buna yalnızca gülünür. Gülenlerin de büyük kısmı ağzıyla gülmez. Baktığımız zaman ne yazık ki kara paradan geçinenlerin kıt kanaat geçinenler üzerinde kurduğu hakimiyet, para kazanma hırsının işçi ve emekçi insanlarımızı ne kadar sömürdüğü ve hakkını teslim etmediği ilk etapta fark edilir. Çok az insan, yanında çalışan insanların hakkını verirken; hukuken verebileceği en düşük maaşı, yine hukuken yaptırabileceği en fazla işi yaptırmaya çalışır. İlk aklıma gelenler bunlar ve düşünmeye devam ettikçe daha neler neler söylenir.
Sanırım bu büyük gözlem gücünün, yazarın hayatıyla da dolaylı değil doğrudan bir ilgi var. Çünkü baktığımızda mutsuz bir hayat ve onun getirdikleri, yaşadığı süreçte özellikle babasının hapse düşmesi sonrası gördükleri onun geleceğini de etkiliyor. Günümüzde çocuk işçi meselesine her ne kadar karşı çıksak da gözlemlediğimizde ve aklımıza gelenleri göz önüne getirdiğimizde çocuk işçi davası kapanmıştır demek insanın kendi aklına bir hakarettir.
Romana odaklandığımızda ise Jarndyce ve ailesinin hikayesini okuyacağız. İki ciltlik bu klasikte karşımıza çıkanlardan biri de şu olacak: Yasal olarak haklar ile Vicdani olan haklar. Nasıl? Hazır mesele bir mahkeme iken mahkemelerin yıllar sonraya ertelendiği bir dava üzerinden anlatabiliriz bunu ve daha anlaşılır olur. Nedir? Enflasyonun da getirdiği etkiyle ev sahipleri ve kiracılar arasında öyle büyük meseleler çıktı ki günümüzde ne yazık ki birbirinin canına kıyan insanlar oldu. Mahkemeler bu davalarla doldu. Yine bu davalarda açık konuşmak gerekirse yalan söyleyerek vicdan yapanlar çok oldu. Dizilerde bile “şuradan oğlum geliyor evi boşaltın” gibi cümleler duyduk. Ancak gerçek anlamda kendi evine ihtiyacı olanlarda bunca yalancı yüzünden mağdur oldu. İşte biz burada da benzer bir hukuki mahkeme ile vicdani mahkeme kıyası okuyor ve olayları öğreniyoruz. Konu aynı olmasa da meselenin anlaşılması için bir benzetme yaptık.
Şöyle bir içeriğe de bakalım: Sir Leicester Dedlock ve eşi Honoria, Chesney Wold’da yaşamaktadır. Bir belgenin ortaya çıkması ve çok ufak bir harekete dikkat edildikten sonra yaşananlar ise kitabın bütününü oluşturuyor. Çok fazla karakter var ve ana karakter üzerinden anlatım yapılmayan, diğer karakterlere ve hayatlarına odaklanan bir roman olmasıyla da öne çıkıyor bu kitap. Şöyle bir karakterlere baktığımızda;
-Esther Summerson, romandaki anlatıcı kadın olarak karşımıza çıkar. Yetimdir ve ailesini tanımaz, teyzesi Barbary tarafından büyütülmüştür. Kimin kızı olduğu karşımıza çıktığında, annesinin de neden bu kadar dengesiz tavırlı, şüpheleri çeken biri olduğunu anlamış oluruz. En ilginç yönü ise bu kadının iğrenç yetiştirilme tarzının dışarıya karşı değil de kendine karşı tavır almasıdır. Sürekli olarak kendini ezikler, küçümser ve öne çıkmamaya çalışır.
-Honoria, Leydi Dedlock olarak da bilinir. Şimdi çok fazla kimliğinden bahsedersem neredeyse kitabın bir anlamı kalmayacak. Ancak bu karakteri şöyle anlatırım. Bazı filmlerde diğerlerine sinir krizine neden olan bir karakter vardır illaki böyle deyince aklımıza bir tanesi gelir. Bu romanda da o karakter bu kadındır. Kocası hakkında da çok fazla konuşmak istemiyorum aslında. Hem yaşlı hem huysuz birisi. Düşüncesiz ve bencil birisi olduğunu söylesek yeter. Tulkinghorn karakteri ise bu çiftin avukatı ve Honoria’nın sırrını bilen kişi olarak karşımıza çıkacak.
-John Jarndyce, yine filmlerde karşımıza çıkan hafif kilolu, iyi niyetli karakterlerin kitaptaki yansıması gibidir. Ben bu tarz benzetmelerle ilerlediğimde karakterler kafamda daha net oturuyor bunu da tavsiye ederim. Hele ki Esther’e aşık olması ama onun gönlünün başkasında olması nedeniyle vazgeçmesi çok saygı duyduğum bir hareket oldu. Burada mücadele etmeliydi gibi düşüncede olanlar olabilir tabi ama gönlü sizde olmayan birine saplantılı kalmaktansa sevgiyi kendi içine ekmenin daha az acı vereceğini düşünürüm ben her zaman.
-Harold Skimpole, adı nedeniyle hafızama kazıdığım, bir insanın ne kadar iğrenç olabileceğinin canlı bir temsilcisidir. Ahlaksız, bencil, mide bulandırıcı bir tiptir. Sürekli olarak toplumu ve insanları anlamadığını söylese de gerçekler böyle değil. Diğer okurların fikrini merak ediyorum ama çok az romanda böyle karakterler görmüşümdür ve hepsinden nefret etmişimdir. Yaklaşık 50 karakter (belki fazlasıdır) var ve hatırladıklarım bunlar.
Bunun yanında dünyanın bilinen en eski filminin de bu eserden esinlendiği konuşuluyor ancak ne kadar doğru bilmiyorum. Fakir Joe’nin Ölümü isimli bir film olduğunu belirtelim. O filmden 1 dakikalık video da olduğu için onu da buraya eklemek isterim:
youtube.com/watch?v=yqufG89...
Son olarak İngiliz hukuk sistemi eleştirisinin sanırım en net yapıldığı kitaplardan birini geride bıraktığımızı söylemek mümkün. Tabi bunun yanında günümüzde de insanların vazgeçemediği para ve güç hırsına yönelik eleştiriler görmek mümkün. Yani bu da toplumda yozlaşma üzerine sadece kendi ülkemiz özelinde yapılan serzenişlerden ziyade bunun dünya genelinde yüzyıllardır olan bir mesele olduğunu düşündürüyor.
Son olarak bir de sorum var. Edgar Allan Poe okurlarını daha yakından ilgilendiriyor. O da kitapta geçen ‘Fortunato’ karakterine yönelik. Bu karakter, kitapta bahsedildiği kadarıyla içindeki para asla bitmeyen bir cüzdan bulunuyor. Daha detaylı bir bilgi yok ama acaba dedim bu kitap Edgar Allan Poe’nin Amontillado Fıçısı eseri olabilir mi? Bu konuda bilgisi olan var mı? Kitapta bu 16. Yüzyıl kahramanı olarak karşımıza çıksa da yazarın bu eseri (Poe) 17. Yüzyılda yazması beni biraz şüpheye düşürdüğü için okurlarımıza sormak istedim.
Charles Dickens’e ait önceki okuma listemizi ve akabinde hangi kitaplarını okuduk ve içeriklerinde neler vardı bunları da paylaşarak incelememizi sona erdirelim:
#25447510
#44071141
#86840582
#128349029
#128436177
#128537906
#128663343
#128758635
#128851218
#128890855
#129044425
#129180903
#129192573
#129205879
#237437924
Şöyle bir okunan kitaplara ve içeriklerine de bakalım:
Antikacı Dükkanı (Cilt 1 - Cilt 2)
Bir Noel Şarkısı
Büyük Umutlar
David Copperfield
Edwin Drood’un Gizemi
Gece Yürüyüşü
Gelin Odasındaki Hayalet (Gizemli Öyküler)
-Tuhaf Sandalye
-Bir Delinin Kaleminden
-Zangoç Kaçıran Cinler
-Posta Hayaletleri
-Grogzwig Balonu
-Bir Noel Şarkısı
-Sinyalci
-Günbatımında Okunacak
-Cinayet Davası
-Gelin Odasındaki Hayalet
-Perili Ev
-Hayalet Gören Adam
-Hayaletin Anlaşması
Gizemli Öyküler (Gelin Odasındaki Hayalet)
-Asılmış Adamın Gelini
-Sinyalci
-Cinayet Davası
-Bir Hapishanede Bulunan İtiraflar
İki Şehrin Hikayesi
Kasvetli Ev
Mister Pickwick’in Serüvenleri (Tuhaf Bir Serüven - Pıkvık’ın Maceraları)
Müşterek Dostumuz
Oliver Twist
Perili Ev
Zor Zamanlar (Zor Yıllar)
Hepimize iyi okumalar dilerim..
·
1 artı 1'leme
·648 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.