Pastoral Senfoni
Yazardan okuduğum ilk eser oluyor kendisi. Konusu oldukça ilgimi çekmişti ve çoğu incelemede severek bitirdiğim 
Ruth eserine benzetildiğini okumuştum. Bu yüzden beklentim yüksekti. Tam olarak beklentilerimi karşıladığı söylenemez ancak ortalama seviyede beğendiğim bir eser oldu diyebilirim.
Konusundan kısaca bahsedersem;
Yaşlı bir kadınla yaşayan kör kızı, yaşlı kadının ölmesiyle olay yerine giden papaz evlat edinir. Kızı eğitmeye, göremediği yaşamı görmesine yardım etmeye çalışır. Ona hayatı öğretmeye çalışır. Kendi çocuklarından ayrı bir ilgiyle ona yaklaşır. Eser
boyunca boyunca papazın kıza olan ilgisini, kör bir insana olan yaklaşımı, körlüğün zorluğu ve hissettirdiklerini okuyoruz.
Papaz ve kör kızın arasındaki ilişki gerçekten de Ruth eserindeki öğretmen ve kız çocuğunun ilişkisine çok benziyordu. Çoğu kişiler tarafından eleştirilebilecek bir ilişki çeşidi bu. Ensest ilişki denemez yani ben diyemem ama tanımlaması zor olan bir ilişki. Papaz kızı olarak görmüyor kızı ama ortada bir aşk olduğu da söylenemez bana kalırsa. Yoğun bir sevgi var. Bu sevgi papazın kıza verdiği değer, emeklerinin bir yansıması olabilir. Kız içinse ona verilen değeri yanlış yorumlama, bu yoğun ilgi karşısındaki ne yapacağını bilememe hali gibi hissettim. Saygılı bir aşk var.
Evet, hoş değil çünkü adam evli ve karısı da durumu farkında ve kız çok küçük bir kör kız. Araladında geçen konuşmalar duygusal, romantik denebilecek tarzda bu da bazen rahatsız ediyor ama bence asıl olay kesinlikle sapkın bir aşk değil. Ruth kitabındaki gibi farklı bir aşk bu.
Papaz’ın diğer çocuklarından ayırması kör kızı çocuklarını da etkiler. Bu durum beni üzmüştü. Oğlu kızdan hoşlanmaya başlar ve papazın bu durum karşısındaki tutumu beni şaşırttı. Engellemeye çalışması, kızı kaybetmekten korkması gerçek bir emek verilen şeyin yok olma korkusu gibiydi. Bu halleriyle Ruth eserinde farklı olarak yazar daha açık görüşlü bir eser ele almış bence. Daha açık ve cesurdu. Biraz daha ensest ilişki eleştirilerine maruz kalmaya yakındı ruth eserine göre.
Kıza dünyayı anlatma sırası çok değişikti. Müzikle renkleri bağlantılamak farklı ve hoş geldi. Ayrıca asla dünyayı, görmeyen birine aktaramayacağımızı anlamak da eser aracılığıyla etkiledi beni. Hep ben nasıl anlatırdım diye düşündüm ve bulamadım. Çok zor bir olay.
En sonu da etkileyiciydi ve böyle bir son bekliyodum şaşırmadım yani. Kızın gözleri açıldıktan sonraki hareketleri çok duygusaldı. Dünyayı görmesi ve anlatıldığı gibi olmadığını anlaması..
Çoğu söz etkileyiciydi aslında. Günahla ilgili vb birçok özlü söz vardı. Çok beğendim o kısımları.
Dini kısımları çok anlayamadım çünkü bilgim dahilinde değildi.
Eleştirebileceğim bir diğer şey ise çok kısa ve hızlı oluşuydu kitabın. Aşırı hızlı ilerledi ve bitti. Biraz daha ağırdan alınabilecek bir konu olduğu için öyle olmasını isterdim. Çok hızlı oldu bittiye gelmişti papaz ve kör kızın arasındaki ilişki. Derinlere tam inemedim. Hiçbir karakterin de derinine inemedim aslında karısı ve ana karakterler dışında . Uzun bir eser olsa biraz daha etkileyici olabilirdi bence çünkü konusu hoşuma gitmişti.
Çok çok etkilenmedim ama kötü de değildi. Yazarın dili akıcı ve zorlayıcı bir okuma olmadı. Ancak beklentimi dediğim gibi tam karşılamadı. Çok daha iyi olabilirdi bu konuyla.
·
42 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.