Gönderi
17 yaş, ilk roman..
Marias’ın 17 yaşındayken yazdığı ilk romanı bu. İlk romanların başına gelen hemen her şey gelmiş garibimin başına. Aklındaki her şeyi kitaba koymaya çalışan, karakterlerinin başına gelebilecek her şeyi getiren, olayları olabilecek en uç noktalarından ele alan genç bir Marias var bu kitapta. Misal Taeger ailesinin -asla ikna etmeyen nedenlerle- parçalanışını anlatarak başlıyor kitap. Koca aileyi sadece bir bölümde batırıp, her birini başla bir yere dağıtıyor. Bildiğimiz Marias’ın bunu 300 sayfa yazması, bizi o ailenin hafızasının koridorlarında yorulana kadar dolaştırması, meselenin can alıcı noktasını dönüp dolaşıp tekrar etmesi falan lazımdı.
Ve yazarken bu kitabın hangi türe ait olacağına bile karar verememiş gibi görünüyor. Polisiye desen var, bazı bölümler sanki romanın parçası değil de bağımsız birer öykü gibi kalakalmış.
Marias’ın alışık olduğumuz o uzun cümleleri olmadığı için daha kolay okunuyor okunmasına ama tüm bu tıka basa doldurulmuş, parçalı haliyle biraz yorucu bir kitap olduğunu da söylemeli. (Gerçi yorucu olmayan Marias kitabı için bkz:yok:))
Ve bu kitap sadece Amerika’da geçiyor. Tipik bir Amerikan romanı gibi, ırkçılık, sayısız cinayet, gangsterler, entrikalarla dolu. Ben diyeyim Kürt Mıntıkası, siz anlayın Kurtlar Vadisi, öyle bir şey. Kitap boyunca birinin, herhangi bir nedenle İspanya’ya gitmesini boşuna bekleyip durdum. Nerede İspanya iç savaşı, nerede hiçbir şey anlatılamazlar, hiç kimseyi gerçekten tanıyamayız’lar ey canım Marias.
İşin aslı şudur ki, Marias külliyatını okuyacağım diye bir hedefiniz yoksa, bu kitabı bir Marias kitabı niyetine alıp okumanızı tavsiye etmem. Ama varsa, o güzelim kitaplarını okuduktan sonra Marias 17 yaşındayken nasıl yazmış diye bakmak için okuyabilirsiniz.
·
432 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.