Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.Çağımızdan tam 220 sene geriye gidip gelmenin heyecanı ile herkese günaydın!.. Jetlag oldum azıcık soluklanayım. :)
Duccio taşından yapılacak olan Davut heykeli için önerilen Leonardo da Vinci ye rakip olan Michelangelo Buonarroti nin işi aldığını Davut heykelini onun yaptığını biliyordum ama bu süreçte yaşananları bu kitaptan heyecanla okumak keyif vericiydi.. Michelangelo Davut heykelini yapadursun Vinci bu esnada boş durmayıp bizim şekilden şekile soktuğumuz Mona Lisa tablosunu yapmaya başlıyor tüccar karısı Lisa del Giocondo dan ilham alarak.. Bu esnada yaşananlarda sayfalar arasında sürüklüyor beni. 1501 ve 1505 yılları arasında Floransa da yaşanan tatlı sert rekabetin rüzgârına kapılıyorum...
Floransa nın havasını ciğerlerime çekip sanata doyamadığım bu harika eseri okurken Leonardo nun gayri meşru bir çocuk olduğunu, eşcinsellikle suçlandığını öğrenirken, Michelangelo nun Davut heykeli uğruna babası tarafından evden atıldığını, sakinleşmek için cebindeki mermer tozunu yoğurduğunu, heykelin kasları ve damarları için kadavra üzerinde çalıştığını ve buna benzer daha bir çok şeyi öğreniyorum...
Sanatseverlerin es geçmemesi gereken harika bir kitap. Kitabı okurken bir yandan da google dan birçok tabloyu, duvar resimlerini (Anghiari savaşı, Cascina savaşı, Pieta, Kayalar bakiresi, Son akşam yemeği, Ademin yaratılışı, Bacchus) girilen bazilikaları (Santissima Annunziata, Sistine şapeli, Santa Maria Novella Kilisesi) adı geçen şahsiyetlerin yüzlerini (Borgia hanedanlığı, Mediciler, Botticelli, Granacci, Perugino, Sangallo, Vitelli, Machiavelli) inceledim... Müthiş bir yolculuktu... tek kelimeyle BA YIL DIM...
Arka kapakta Cobbs un dediği gibi, Floransa şehrini ve Davut heykelini, sabahın ilk ışıklarında görebilme özlemi uyandırıyor... Nasip olur inşallah...