Rüyamda sabah namazı saatinden sonra bir çatı gibi yerden atlamışım amacım kaçan iki adama soru sormaktı. Atlarken ne düşündüm bilmiyorum çünkü adamlar tehlikeli mafyatik tipler çıktı. Sırtı dönüktü o an bana dönüşünden kötü bir olduğunu hissettim. Bana doğru gelmeye başladı kurtulmam için ya da diğer çatıya atlamam lazımdı ya da beni yakalamasına izin verecektim. Bende herşeyi göze alarak başka bir çatıya atladım. Telefonum boynumda adamlar iki kişiydi peşimden gelmeye devam ettiler. Ben de holding gibi büyük bir işyerine girdim. Nereye saklansam derken havalandırma sistemlerinin içine girdim oradan önceden her nasıl olduysa bir kızın projelerini inceliyordum. O kız güneş sistemine giriş yolunu yazmıştı. Bende o havalandırmadan güneş sistemine girdim. Ama havalandırma sistemlerinin yani havalandırma borularının içinden güneş sistemine girmek şimdiki dünyamıza göre saçma. Ama gitmiştim. Adamlar izimi bulamadı. Bu şerefsizler de beni polise şikayet etti. İntihar teşebbüsü ihbarını yaptılar. Bende tam onlardan kurtuldum derken polisler beni karakola götürdü. Benim tüm medrese Boyunca tüm defterlerime kitaplarıma not defterlerime herşeyime el konuldu inceleme altına alındı. Hani minik birşey bulsalar yaşamak istemediğim için beni gözaltına alıcaklar... Allah'ım diyorum içimden bir yandanda not defterimin bir kısmına "ölümde var sonunda ölümde var..." Seneler önce yazdığım bir şarkı sözünü görürler diye tedirgin oldum. Çünkü bu bile bir yeterli sebep olurdu... Herneyse bütün nurul izah multeka arapça kelime notlarını emsile tüm arapça kitaplarının minik kenarlarına kadar belki orada birşey buluruz diye hiç usenmeden okudular dört beş memur... Sonra dedim benim hiç bir gizlim yok eğer gizlim olsa bir sırrım olsa günlüklerime kadar herşeyi okudunuz illa ki bulurdunuz... İçimden de diyorum ben gerçekten çoğu kez hayatımın çoğu zamanında hep intiharı düşündüm. Bazı günler intihar etmemek için kendimle çok savaş verdim kendimi çok oyaladim meşgale ettim ama onlara anlatsam anlamazlardı...
Bir söz buldular defterimin içinde ona takıldılar "ben kemalâtı istiyorum" sözüne... Vay efendim neymiş ölüm şifresi ölüm istediğim isteğim olabilirmiş... Ben diyorum ki "kemalat mükemmelliğin en güzel biçimi nasıl ölüm olabilir ki" içimden cahil bunlar nasıl ikna etsem derken aklıma " Mustafa Kemal Atatürkte ismi Kemaldi" "Kemal olgunluk demek" haaa diyip onu konuyu da saldılar...
Neyse ki tüm incelemeler son buldu. Hiç birşey kayda değer hiç birşey bulamadılar... Meğerse o şerefsiz iki adamda emniyettenmiş beni bir bahane ile içeri tikip benim o proje mi artık o güneş sistemine girme yolumu bildikleri için beni o yüzden içeri tıkmak istediler... Sonra birşey olmadı beni serbest bıraktılar hatta bir polisten biri bana aşık oldu benimle ilgilenmeye başladı. Bana çok yakın hissetmeye başladı.. onun hislerini olduğu gibi hissediyordum empati yoluyla çok şaşırmıştım...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.