Gönderi

Freud'un dine mutlak bir şekilde olumsuz bakması onun dine hakaret etmesini beraberinde getirmiştir. Yani Freud'un perspektif hatalarından mutlakçılık mantık hatası yapması, argümana karşılık vermeyle ilgili hatalardan ad hominem mantık hatası yapmasına neden olmuştur. Freud dine bir hastalık gözüyle bakmakta, bu nedenle dini öğretilerin hepsinin yanlış olduğu sonucuna çıkmaktadır. Çıkarsama biçiminde örneklendirildiği gibi Freud dini argümanlarla ilgilenmek yerine dinin kendisine odaklanmaktadır. Dine saldırarak dini öğretilerin geçersiz olduğunu ortaya koymaya çalışmaktadır. Eğer din bir nevrozsa, yani yanlış ve kötüyse o zaman dinin en temel öğretilerinden Tanrı'ya inanmak da hatalı ve yanlış olacaktır. Freud'un iddiaları bütün olarak ele alındığında onun temelde dine yönelik bir saldırı tutumu içerisinde olduğu görülmektedir. Freud'un dine yönelik saldırı tutumu dindara yönelik de gerçekleşmektedir. Freud “Din nevrozdur." iddiası kapsamında dindarları ruh hastası derecesine indirgemiş görünmektedir. “Din nevrozdur.” iddiasının temeline yerleştirdiği Oedipus kompleksinde tüm erkeklerin babayı yok etmek istediğini ve anneyi arzu ettiğini ima etmesinde de yine ahlaken indirgemeci bir durum olduğu için ad hominem mantık hatası burhunmaktadır. Ayrıca Freud Oedipus kompleks kapsamında adam karalamanın özel bir türü olan ad feminam (kadın karalama/kadına saldırı) mantık hatası da yapmaktadır. Oedipus kompleks kapsamında erkek çocuğun penisinin olmasına mukabil kız çocuğunu penisinin olmamasını” bir eksiklik darak değerlendiren Freud, kız çocukta penis kıskançlığı olduğunu iddia ederek75 kız çocuklarına dolayısiyla kadınlara indirgemeci yaklaşmaktadır.
Sayfa 133Kitabı okudu
·
168 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.