Merhabalar
Bugün sizlere ruhunuza ve ufkunuza iyi gelecek, dokunduğu duygu yelpazesi ile çeşitlilik gösteren Kibele dergisinde yer alan öykülerin derleme kitabı ile geldim. Her bir öykü birbirinden anlamlı ve güzel. Başlar başlamaz sizleri alıp ayrı deryalarda gezdiyor. Derleme öykü okumayı seviyorum çünkü bir kalemi değil de birçok kalemi tanıma imkanı sunuyor bu tarz kitaplar ve biz okuyucular için harika fırsat. Komşunun bebekleri, molozlorda unutulan ezgiler, bir ölümün anatomisi, köprü öykülerinin yeri bende ayrı kaldı, tavsiye ederim kitap dostlarım
Bu eseri okumama vesile olan 
Ezgi Özcan teşekkür ederim
~
#alıntı
"Biraz olsun ısınmak ve sığınmak nasıl da güzeldi kendi mahreminde insanın. Kağıt bebekli geçmişten uzanan ve gerçekleşen ev hayallerinde..."
"Titreme.. Evet, yaşamın anlamı titreme. Korkunca titrer insan, doğar titrer, aşık olur titrer, boşalır titrer, başarır titrer, yaşlanır titrer, ölür titrer. En sevdiğini toprağa gömer, sonra yeryüzü titrer. Bir titreme alıp getirir bizi, başka bir titreme çekip götürür."
İnsan yaşamında ne çok yol, kendi beninden ne çok ben vardı!
Hepsinin ortak gayesi şimdiki beni oluşturmaktı.
Anlıyorum.
Bir mezarın önünde olmama rağmen ruhum şükran duygusuyla kabarıyor.
Başımın ağrısı ve sıkışmış yüreğimde duyumsadığım derin huzursuzluktan eser kalmadı.
Kendi ayaklarımın üzerindeyim ve hiçbir şeye ihtiyacımın olmadığını biliyorum.
Her şey içimdeydi, her şeye içimdeki anlamla bakıyorum. Olması gereken de buydu. Aldanmamak, aldatmamaktı bu."
~
"Sırlanmış bir şehrin içinde kendine yer aramaya çalışmak bir hayale dokunmaya benzer."
~
#sözcüklerindansı
@kibelekultursanat
@dokmenhatice
__
·
29 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.