Gönderi

En yakın yabancı
Şehre onurlu bir sadakatın varlığını batırarak Üstümü çarptırıp karışık hesaplara Göğsümde kahramanca bir gürültü Kabaran bir kımıltı yükseltiyor Derimde arta kalan çiçek tortuları için Herkesin içinde kaba ,kaypak ihanetleri Bir kenara ittirip Temize çıkmak için Feraget edilmiş bir hayattan En yakın yabancıyı bulmak için En yakın yabancıyı tutmak için En yakını alıkoymak için Saygım kalmadı Sınıflara,kitaplara ve zamana Biri üstündeki çamurlardan bitkin Ve hayata karşı kötümser Biri ise oldukça memnun halinden Geceye yumruğumla nakırtı saçarken Birine ses gitmiyor hiçbir yerden Dar bir dünyadan Müphem hudutları meçhul ufuklara taşmak İhtiyacından mı bilmiyorum Ancak yine de"yine de"lerin Tanımsızlığına tutsak "Yine de"lere rağmen Ve bir beyaz sessizlik Tohum karasında çöreklenen Yaşam homurtusu Çırpınan bir beden için Şehri dolaştırıyor bana Kanımda hayranlığımdan haylazlık Rahmet boşaltacak Zorbaların arasından ,uzak bir varlık için Kalp şeklinde kambur çocuklar Uykusuna bıraktıkça ölüm korkusu Acının etrafında dolaşanlar anlayamıyordu Acıyı yaşayanlar kadar Yakamdan uçuşan kuşların kangren izleri Zerafet dolu yükselişin Çürümüş dudaklara bıraktığı urlara Aldırış etmeden Kibirsiz bitkinliğin akranı oluyor bir veda İnsafına sancılar eklenmiş bir vazgeçiş Tanrı'yı kızdırıyorken Gözler dikiliyor üstüme Biliyorum.. Tozuyan bir bedenden ter döküp Gergin bir çatırtıdan kopmuş bir yüreğe "Sende bitir" demek için artık Belgeler , kanıtlar, ifadeler razı değil Pervasız gecelerin bağırttığı geceleri Söküp ,solumak gece Korkutur fotoğrafları yakan Yağız bir öpüş Yargı geç gelmiyor bir çehreden Ürkmediğim derin bir simaya karşı Açıklanacak yanık bir fısıltı Aynalara bitkin bir isyanı yansıtan bir bakış Bir idam mangasına Yürekten yumrukların izini bırakmak için Serkeş bir beden çağrıştırıyor Parti broşürlerinin kirletmiş duvarları arasına Sokulmuş silik yasalardan Efendilere çok bilenmiş hınçlar ile Acıları ile acıtan çocukluğa dalaşmak Saçlarıma böğrümden alıkoyan dokunuşlar Terletmek için Şehri sarıyor şakaklarımdan yükselen Tozlu bir isyan Başımı döndürüyor kuş sesleri Günaha girmiş gölgelerde serinlemek Yakışmaz sana Ne Ayağıma takılan putlara aldırmadan Ne dostların alayına isyan etmeden Ne de tahminlerin getirdiği şüpheden Varsın yaşadım desin biri Varsın direndim desin biri Yazık.. Yazık ki hep bilinen dişli gıcırtıları Ellerimde kabaran insanlar çoğalıyor Kırık saçlarını okşamadan Nerede iğrenti yayılsa gözlerden Beyaz bir ellerin duasında Hirpani bir mahşeri aramak Var eder gölgesiyle Benim kavgamı Kanlı bir histerik bağırtılarını Gövdeme sataştırıp Herkesin ortasında bekliyorum Yaşamı debelendirip babamın kanserinden Külden kıvılcımlar saçarken Önümde yüzlerce çiçek Toprağın asi kıldığı çağrışımları çoğaltıp Korkak gönülleri hayata tutmak için Heybetli paragrafın içine güneşler serpttirip Damarlardan akan zifiri korkuyu Gözbebeklere irkitmeden Yürürüm Yürürüm bacakları eritmeye and içmiş Hercai bir yürek koparıp dünyadan Şehrin içinde solmuş bir dudak Kulağıma yargı yüklemeye yaltanıyorken Sayfalar dolusu karalama Dişlerimi gıcırdatıyor soluyan bir hınçtan Ne yapsam bende birikiyor nifak Ve işte bir nefis yoldan çıkarıyor yolda olanı İpte boynum İnanca bağlandı gözlerim İşime yaramıyor artık Sırtıma yargıçların yüklediği İbaretli hüzün Ama bizim için Umulmadık bir şey kabarıyor Şehrin ortasında savrulan Namlulardan Gecenin ipini koparan umudun yorgunluğu Dalaşmak istiyor Bütün çirkefine şehrin Cesetlerden saçılmış şehre karışarak Gövdemi banka hesaplarının Tekelinden çıkarıp Açıkça isyan edip Sabahın anılacak kargaşasını Bekleye durup Ayak izlerine ait ruhun peşinde Koşmak inatla Aramak inatla Bulmak inatla Özenilmemiş bir veda'dan Geriye kalmış bir sancıyı Dalaşarak koparıp karnımdan Kusmak sevinçleri utançla Yüzüm sana dönmek istiyor Uyanmadan Göğsümde serinleyen firengili bir karanfili Baharda körlenmiş çapalara ürkütmeden Yüzümü irin bir göğe çevirip Parmak uçlarımda titreyen hayatı Görmezden gelirken Telaşla sevmeye yeltenip Ahlakı politik olmaya tercih ettim Bu işte, ürperişli bir karartı döngüsünde Kendini aydınlığa sığındırma çabası Uzun bir süre Anlamına kavuşmayı bekleyecek Bir mürekkep parçasını Veya bir çiçeğin saksısına verdiği anlamı Kimseye anlatmadan Ğöğsümü dolduracak yüzü Bulmam gerek biliyorum Elbet bir manası vardır bu bitkin isyanın Elbet bir yürek çarpınır çırpınan ellerimde Paralar peşinde ter kokusu katı Çiçek otları sararıyor heveslerden Mevcut bir savaşın içinde Özgürlüğe alışmaya çalışırken Dudaklarımı ısırtıyor göğsüme inen bir tanım Boynumu kırmadan o soğuk simaya karşı Esaretimi gürültüyle duyururken Hürriyetim sessiz sedasız terk etti bedenimi K.
64 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.