Burda ayet yok hadîs yok. Bakın hocam Allah ayetlerinde diyorki
قَالَ يَٓا اٰدَمُ اَنْبِئْهُمْ بِاَسْمَٓائِهِمْۚ فَلَمَّٓا اَنْبَاَهُمْ بِاَسْمَٓائِهِمْۙ قَالَ اَلَمْ اَقُلْ لَكُمْ اِنّ۪ٓي اَعْلَمُ غَيْبَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَاَعْلَمُ مَا تُبْدُونَ وَمَا كُنْتُمْ تَكْتُمُونَ
Dedi ki: “Ey Âdem! Onlara isimlerini haber ver.” (Âdem) isimlerini haber verince (Allah) dedi ki: “Size göklerin ve yerin gaybını ben bilirim, açığa vurup gizlediklerinizi de ben bilirim, diye söylemedim mi?”
(2/Bakara, 33)
وَعِنْدَهُ مَفَاتِحُ الْغَيْبِ لَا يَعْلَمُهَٓا اِلَّا هُوَۜ وَيَعْلَمُ مَا فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِۜ وَمَا تَسْقُطُ مِنْ وَرَقَةٍ اِلَّا يَعْلَمُهَا وَلَا حَبَّةٍ ف۪ي ظُلُمَاتِ الْاَرْضِ وَلَا رَطْبٍ وَلَا يَابِسٍ اِلَّا ف۪ي كِتَابٍ مُب۪ينٍ
Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır. (Gaybı) O’ndan başkası bilmez. Karada ve denizde olan her şeyi bilir. Herhangi bir yaprak düşmüş olsa mutlaka onu bilir. Yerin karanlıklarındaki bir tane, yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık Kitap’ta yazılıdır.
(6/En'âm, 59)
قُلْ لَٓا اَمْلِكُ لِنَفْس۪ي نَفْعًا وَلَا ضَرًّا اِلَّا مَا شَٓاءَ اللّٰهُۜ وَلَوْ كُنْتُ اَعْلَمُ الْغَيْبَ لَاسْتَكْثَرْتُ مِنَ الْخَيْرِۚ وَمَا مَسَّنِيَ السُّٓوءُ اِنْ اَنَا۬ اِلَّا نَذ۪يرٌ وَبَش۪يرٌ لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ۟
De ki: “Ben kendime, Allah’ın dilemesi dışında ne fayda ne de zarar verme gücüne sahibim. Şayet gaybı biliyor olsaydım, hayrı çoğaltırdım/daha fazla mal toplardım ve hiçbir kötülük bana dokunmazdı. Ben, yalnızca inanan bir topluluk için uyarıcı ve müjdeciyim.”
(7/A'râf, 188)
وَلِلّٰهِ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَاِلَيْهِ يُرْجَعُ الْاَمْرُ كُلُّهُ فَاعْبُدْهُ وَتَوَكَّلْ عَلَيْهِۜ وَمَا رَبُّكَ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُونَ
Göklerin ve yerin gaybı Allah’a aittir. Bütün işler O’na döndürülür. O’na ibadet et ve O’na tevekkül et. Rabbin, yaptıklarınızdan gafil değildir.
(11/Hûd, 123)
وَلِلّٰهِ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ وَمَٓا اَمْرُ السَّاعَةِ اِلَّا كَلَمْحِ الْبَصَرِ اَوْ هُوَ اَقْرَبُۜ اِنَّ اللّٰهَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ
Göklerin ve yerin gayb (bilgisi) Allah’a aittir. Kıyametin durumuysa ancak bir göz açıp kapama (süresince) veya daha yakındır (daha hızlıdır). Şüphesiz ki Allah, her şeye kadîrdir.
(16/Nahl, 77)
قُلِ اللّٰهُ اَعْلَمُ بِمَا لَبِثُواۚ لَهُ غَيْبُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ اَبْصِرْ بِه۪ وَاَسْمِعْۜ مَا لَهُمْ مِنْ دُونِه۪ مِنْ وَلِيٍّۘ وَلَا يُشْرِكُ ف۪ي حُكْمِه۪ٓ اَحَدًا
De ki: “Ne kadar kaldıklarını en iyi bilen Allah’tır. Göklerin ve yerin gaybı (bilgisi) O’na aittir. O, ne güzel görür, ne güzel işitir. Onların, O’ndan başka bir dostu yoktur. Hükmünde hiç kimseyi ortak kılmaz (tek hükümran, yasamada bulunan, doğru ve yanlış belirleyen O’dur.)”
(18/Kehf, 26)
اَطَّلَعَ الْغَيْبَ اَمِ اتَّخَذَ عِنْدَ الرَّحْمٰنِ عَهْدًاۙ
Gayba mı muttali oldu, yoksa Er-Rahmân’ın katında (ona verilmiş bir) söz mü var?
(19/Meryem, 78)
Varmı bir söz?
Varsa getir bana internette hangi sapıtmışın yazdığı nerde İsraildemi yetiştiği belli olmayan birinin kafasından yazdığı şeylerle gelme. Allah daha birçok ayetinde kendinden başkasının kesinlikle bilemeyeceğini sadece dilediği resullere bildireceğini söylüyor.
Herkes nasibi kadar. Kedi ulaşamadıgi ciğere mundar dermiş..
Burda sıkıntı eserlerde değil senin anlama kabiliyetinde. Bir eseri eleştirip hele hele de tekfir etmek için tüm detayları ile anlayarak okuyup irdelemek gerekir. En başlangıç seviyesindeki gençlik rehberini bile yarım bıraktığınızı söylüyorsunuz. Sonra falan filan şahsiyetlerin videolarını kaynak gösteriyorsunuz... Aciptir
Rabbim hidayet versin.
Allah razı olsun kardeşim.
Âmin ecmâin kardeşim.
İnşâAllah birçok kişi görür ve araştırır.
7 next answer
Kardeş bari Risale-i Nurdan alıntı yaptığında bi teyit etseydin. Acaba gerçekten var mı diye?
Araştır kardeş. Fehmi nurculara kin duyduğu için bu konuda aşırılığa kaçıyor. Nurcu cemaatine olan kini onu adil olmayan yorumlar yapmasına sevk ediyor.
Barla 194 diye bir mektup yok :)
Yazdıklarınız yazıda binevi kendimi buldum. Şöyle ki bende bu platformda Risale-i Nur okuyan, seven, sayan bir çok insan gördüm ve bende merak ettim. Okumak,araştırmak istedim. Tevafuken bir arkadaşım Gençlik Rehberi hediye etti. Ben de aynı şekilde sizin gibi hem dili ağır olduğu için hem de pek vaktim olmayıp da çözümleyemediğim için yarım bıraktım. Ama benim için en önemli etken Ailemin bağlı olduğu tarikattır. Tarikat Nakşibendinin kolundan. Tabii ki bu kadar saygı gösterilen, sevilen bir kitabı bu tarikat da istifade ediyor diye düşünmüştüm. Dayım aracılığıyla tarikattan külliyat istemeye karar verdim. Çünkü okumak, bilgi sahibi olmak istiyordum. Ve dayımın bana tepkisi af buyurun “Zındıkların kitabını mı okuyacaksın ?” dedi. Ve afallamıştım. Nedenini tabii ki sordum: Tuğrul Özçağ’dan ve Nurcuların arkasının bulanık olduğunu söylemişti. Pek anlamadım ama fazla soru soramadım çekindiğimden ötürü. Ve artık neye inanacağımı, nerden istifade edeceğimi bilemedim. Etrafımda çok fazla Risale okuyan, öneren insanlar var. Ben de her kütüphaneye gittiğimde merak edip açıp bakarım ama pek anlayamıyorum. Ve dayımla yaşadığım olay etkisiyle psikolojik olarak yaklaşamadım. Sonra bu işin peşini bırakmayıp bir arkadaşımla beraber Nur talebisine gittim. Ortamı, dersleri merak ettim ve istifa etmek istedim. Ama tabii okudukları mevzuları anlamadım belki de psikolojiktir. Kısaca etrafımda Risale seven sayan kadar sevmeyenler de var. Tabii ki hakikati Allah bilir. Ve ben hangi taraf doğru diye araştırma yapmayı bıraktım. Elbette hakikatle ulaşmak için dua ediyorum. Şu anlık sınavım dolayısıyla konu hakkında pek araştırma yapmıyorum. Okuyan sevene saygım vardır tıpkı okumayana da. Allah bizleri hakiketten ayırmasın.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.