Gönderi

Ebu Abdullah Usame bin Laden kardeşimizi Aziz ve Celil olan yüce Allah'ın muhafaza etmesini niyaz ederiz. Yeryüzünde bu adam gibisini görmedim. Kendi evinde fakirlerin yaşantısı gibi bir hayat yaşamakta. Hac veya umre için Cidde'ye gittiğimde onun evine giderim. Evinde ne bir sandalye ne de bir masa var. Kendisi dört evli. Evlerinin hiçbirinde bir sandalye veya bir masa yok. Sıradan bir işçinin evi gibi. Bununla birlikte kendisinden Allah için bir yardımda bulunmasını istediğiniz zaman, çekini çıkarıp yazdığı en az miktar bir milyon riyal olur. O, kızkardeşlerinden birisine giderek İbn Teymiye'nin mal ile cihad konusundaki fetvasını okur. Kızkardeşi çekini çıkarır ve cihad için 8 milyon riyal bağışlar. Bu 40 milyon rupi etmektedir. Bir takım bilgiçler gelerek kızkardeşine: "Sen delirdin mi?" diyerek bu yardımdan vazgeçmesini veya meblağı azaltmasını söylerler. Bir defada 8 milyon riyal birden verebilmek! Bu yardımda bulunan kıza gelenler: "Sen kiralık bir dairede oturmaktasın... Bir milyon riyala sen bir ev yaptırabilirsin," diye ısrarla söylerler. Bunun üzerine kız yardımda bulunduğu 8 milyon riyalin, 1 milyon riyalini geri alarak ev yaptırmaya karar verir ve kardeşi Usame'nin yanına gelerek ona der ki: "Ey Usame, ey kardeşim! Bir milyona ben bir ev yaptırmak istiyorum..." Bunun üzerine Usame kızkardeşine: "Allah'a yemin ederim ki, verdiğin yardımlardan bir riyalini dahi sana geri vermeyeceğim. Çünkü sen ise oturacak bir çadır dahi bulamadıklarından ölmekteler" der. Kardeşimiz Ebu Abdullah Usame gelip yanınıza oturduğunda siz onu bir hizmetçi zannedersiniz. Son derece edepli ve aynı zamanda yiğittir. Vallahi ben onu yanımda şu şekilde tutabildim. Abdurrab Sayyaf'a dedim ki: "Sen bir karar çıkar, bu kardeşimizin buradan ayrılmasını yasakla. Çünkü bu devamlı cephede savaşmak İstiyor. Tansiyonu düşük, cepleri tuzla dolu, matarasında su var. Yürüyemeyince tansiyonu yükselsin diye tuz yutup üzerine su içiyor. Benim evime geldiğinde de telefon çaldığında ben kalkmayayım diye hemen koşup onu bana getiriyor. Bu ne terbiye, bu ne edep, bu ne haya, bu ne yiğitlik. Allah bunu muhafaza eylesin inşallah. İslâm davasının bir takım yiğitlere ihtiyacı vardır. Yoksa sizler Cennet'e bir kuruşla mı girmek istiyorsunuz? Bir riyalle mi girmek istiyorsunuz? Cennete bir riyal karşılığında girilemez. Cennet kendi yolunda kurbanlar ister... Kardeşimiz Abdullah ilk beni davet ettiğinde Ramazan ayı idi. Ben davetine icabet ettim. O, akşam ezanı okunurken bir tabak çorba getirdi. İçinde biraz kemik, bu kemiklerin üzerlerinde azca et bulunuyordu. Ayrıca iki üç çiğnem de et bulunuyordu. Hülasa bu kardeşimiz tüm varlığına rağmen dünyadaki yaşantısı böyle mütevazi. Bu cihada bir çok yiğitler katılmış ve kendilerini Allah yolunda kurban etmişlerdir.
·
135 views
Ahmed Deniz okurunun profil resmi
Mallarınız ve canlarınız ile cihad edin diye emreden Allah Subhanehu ve teâlânın ayetini muhatap alarak canını ve malını Allah'ın dini en yüce olsun diye feda eden Bu şahsiyetli insana laf etmekte nedir? kimin ne haddine....
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.