İnsanın başına ne gelirse kaderi midir? Bazen biz de çağırmaz mıyız belaları? "İnsan üç beş damla kan ve binbir endişe" demiş şair. Bu kitaba dair renkli, süslü ve abartılı cümlelerim yok açıkçası, yazarına göre adeta "insan kendi kaderini çizer". Bu benim inanç algımla çelisiyor, nerdeyse Allah yerine bilinçaltını koymak ve ona verdiğimiz telkinlerle yepyeni "başarılı,zengin,hastalıksız bir hayat" telkini bana korkunç bir balon gibi geliyor. Ayrıca kişisel gelisim kitaplarında çokça karşıma çıkan "benlik putu" karmaşası yazarın her dediğine de eleştirel cevap verme refleksi geliştirmiş olabilir bende. O yüzden "bir kitap okudum, hayatım değişti" klişesine döndüremem bu yazıyı. Fakat, insanın bilincini, benliğini oluşturan en önemli doneler de adeta bilinçaltı denilen bireysel sandıklarımızdadır. Ve bu kitap, hayata gömülü yaşarken boğazımıza kadar iç sesini duyamayan insanın kendiyle konuşması gerektiğini, kendine olumlu telkinin ne kadar mühim olduğunu tekrar vurgulaması bakımından çok kıymetli. Kendine telkin midern çağın stres fırtınaları altında insanın sürekli yaninda taşıyabileceği bir şemsiye adeta. Kitabı okurken bazı bölümlerde şu "bilinçaltı" kelimesi yerine "Allah" desek ve bu cümleyi dini bir kitaba koysak çok daha yerinde olur diye düşündüm. Yazarın ibadet ve dua(o meditasyonu vurguluyor,ben böyle anlıyorum.)nın açamayacağı kapının olmadığını söylemesi benim inancıma göre de doğru olanı. Bazı cümleler adeta bizim mutasavvıfların sözleri: "Ne kadar çok iyi niyet yayarsanız, size bir o kadar fazlası gelir."cümlesiyle Mevlana'yı hatırlamamak mümkün mü? Okuması keyifli, kendinle sohbete imkan açan, hele her bölüm sonu o bölümün en önemli kısımlarını içeren özetleriyle uzun süre elinizden düşmeyecek bir kitap, ilgilisine tavsiyedir.

Bilinçaltının GücüJoseph Murphy · Koridor Yayıncılık · 200912,4bin okunma

·

83 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Asuman MERCAN