Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

90 syf.
·
Puan vermedi
Gölge! Sahip olduğunuz en önemli şeyler listesinde gölgeniz kaçıncı sırayı alır? Hayati bir önemi var mıdır? Varlık emaresi ne zaman önemlidir? Ne işe yarar? Düşünün biri sizden sınırsız altın üretimine sahip bir ceket karşılığında gölgenizi istiyor. (Bu aklıma Şalvar Bank filmini getirmedi değil. Uyarlama olup olmadığını düşündüğüm ilginç bir senaryo olarak dikkatimi çekmişti. Ondan aklımda olsa gerek.) Bir başkasının gölgesi neden istenir? Gölge satılır mı? Gölge niye satılır? Bu adam gölgeme ne yapacak? Ya benim gölgem neden para ediyor diye düşünür müsünüz? Ya da buna iyi bir ticaret gözüyle bakıp hemen satar mısınız? Yaşarken varlığının farkındalığında olmadığımız her şey kolay gözden çıkarabileceğimiz bir şeydir. İnsan her şeyi kaybedince değere bindirir. Sağlık, makam, statü, sevgi, saygı... varlığın delisi, yokluğun kölesi insan. İşte böyle başlıyor kitap. Gölgeyi istiyor bir adam bir adamdan ve zenginlik karşısında, altınların parıltısı karşısında daha önce varlığına anlam yüklemediği gölgesini hiç görüp satıyor. Gölgeyi alan adam, katlayıp gölgeyi koyuyor cebine ve gidiyor. Bu adam hakkında bildiğimiz tek şey gri ceketli olması. Her şey ilk başta yolundadır. Ta ki bir çocuk ve kadın adamın gölgesinin olmadığını fark edene kadar. Gölgesi yoktur adamın. Hiçbir şey kaybetmem çünkü artık sınırsız bir zenginliğim var diyen adamın elinden alınan ilk şey gün ışığı olur. Karanlığa hapsolur. Olaylar gölgesini almak isteyeceği raddeye kadar gelir. Gri ceketli adam ona bir yıl sonra geleceğini söylemişti. O güne kadar beklemeden arasa da onu, bulamayacağını bilir. Yanına sadık bir uşak bulana kadar insanın sadakat, güven gibi duyguları içinde gider gelir. Sahi duygular... Zengin bir adamın duyguları. Açgözlülük onu karanlığa hapsetti. Oysa bir riya, bir gösteriş, bir ego olacaktı. Görülebilecek her şeyi sağın almıştı. Kime gösterebilirdi. Gün ışığından mahrumdu. Karanlıkta yapacaktı her şeyi ama bir ufak ışık dahi gölge yaratmak ister. Kimseye yaklaşamıyordu. Bir kadın seviyor ama sevgisini de şehvetini de gizlemek zorundaydı. Gölgesizdi. İyiyim, sayende. Mutluyum, sayende. Şanslıyım, sayende. Saye, Farsçada gölge demek. Düşünsenize ne çok kıymetli mecazlarda var şu gölge. Hepsi de duygu. Küçükken çizgi fiilimde He-Man’de bir söz vardı: "Gölgelerin gücü adına, güç bende artık". Güç! Gölgesini satan adam aslında duygularından mahrum olmuş. İnsan dünyada gövdesi kadar vardır derler. Bu gövde 1.50 ya da 1.90 boy olmasa gerek. Yaptıklarıyla hissettirdiği mecaz bir gölge bir yansıma. Gerçek bir gölge olmadan yaşam belirtisi veremeyen bu adam mecaz bir hal nasıl bıraksın? Konuyla alakası yok, ama az önce İnstagramda Hiroşimada buharlaşan insanların gölgelerinden sayı tespiti yapma çalışmaları olduğunu gördüm. 70.000 insanın anında buharlaştığı düşünülürse, başta her yerin gölge izleriyle kaplı olduğu tahmin ediliyor. Fakat devam eden patlama dalgaları ve ısı sonucunda kaybolduklarına inanılıyor. Kalanları ise üst üste gelmiş gölgelerden buharlaşmasan kalan tek kişi izlerinden tespit etmeye çalışmışlar. Korkunç bir olay ve gölge bile olsa bir izin olması... Elbette kitaptaki anlatımı bu değil ama anlatılandan çok başka şeylere de bağlanıyor bazen düşünceler. Bir şeyi aradı mı zihin aradı ardına gelir bilgiler. Peter Schlemihl’in hikayesi devam eder. Yok dolar ve adamı bekler. Aynı günde. Ne olacak dersiniz? Asıl mana ondan sonra başlıyor bence. Gölgeye karşı beyin pazarlığı olur? Kendine ait bir şeyi geri almak için yine kendinden bir şeyi vermek zorunda kalmayacak mı? Çetin bir pazarlık... Gelişmek, kişisel farkındalık gibi bazı detaylar yakalarsanız ne âlâ. Koşa ve ilgi çekici bir hikaye. Mistik bir yolculuğa bile çıkarır. Bir uğrayın derim. "Genç efendi, dikkat edin, gölgenizi yitirmişsiniz!" “Fakat sen, dostum, insanlar arasında yaşamak istiyorsan, her şeyden önce gölgeye, sonra da paraya saygı göstermesini öğren. Eğer yalnızca kendin için ve içindeki iyi tarafın için yaşamak istiyorsan, o zaman öğüde gereksinmen yok.” Keyifli okumalar!
Peter Schlemihl'in Garip Hikâyesi
Peter Schlemihl'in Garip HikâyesiAdelbert Von Chamisso · Aylak Adam Yayınları · 20141,392 okunma
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.