Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yahudiler tarafından kontrol edilen bir silah olarak basın
Halkın siyasi zekâsı, isteklerini yerine getirecek, milletin dertlerine derman olacak, yetenekli siyasileri bulup meclise yollamak konusunda yeterli değildir. "Toplumsal kaygı" dediğimiz şeyin içinde milletin fertlerinin şahsi tecrübelerine ve bilgilerine pek az rastlanır. "Toplumsal kaygı"nın büyük kısmı dışarıdan tahrik edilerek hazırlanır. Bu hazırlamayı gazeteciler, verdikleri haberler ve ikna kabiliyetleriyle gayet iyi yaparlar. Herkesin dini düşünceleri, aldıkları terbiyenin mahsûlüdür. Bunlar insanın vicdanında uyuklar haldedir. İşte halkın toplumsal kaygısı da duygu ve düşüncelerin çoğu zaman devamlı ve derin bir şekilde hazırlanmasının sonucudur. Propaganda kelimesi ile anlatılan bu "siyasi terbiye'de en büyük pay, basına düşer. Basın verdiği haberlerle halkın orta yaşlıları için bir nevi okul kimliğine bürünür. Fakat birtakım karanlık güçler tarafından kontrol edilir. Viyana'da halkı terbiye etmeye yarayan bu aracın sahiplerini ve sebeplerini inceleme fırsatı buldum. Basın, birkaç gün içinde basit ve ciddiyetsiz bir olayı önemli bir devlet meselesi haline getirmeyi kolaylıkla beceriyordu. Aynı zamanda basın, önemli bir olayı milletin hafızasından silecek şekilde yaptığı yayınlarda da başarılı oluyordu. Kısa bir zaman için bazı kişileri el üstünde tutup milletin karşısına bir kahraman olarak çıkarıyorlar ve o şahsın hayatı boyunca aklına getiremeyeceği şöhreti ona sağlıyorlardı. Bir kaç ay öncesine kadar kimsenin tanımadığı kişiler "günün adamı" haline getiriliyor ve yine devletin ve milletin çıkarlarına olan konular canlı canlı gömülüyordu. Namuslu ve vatansever kişilerin üzerlerine atılan çamurların alçaklığı ancak Yahudi Marksistleri incelemekle ortaya çıkarılabilir. Bu fikir haydutlarının lanetlenmiş hedeflerine ulaşabilmek için yapamayacakları bir alçaklık yoktur. Bunlar aile konularına kadar nüfus ederler. Çamura batırmaya karar verdikleri birini yerden yere vurmak için gereken kötü şeyi buluncaya kadar her tarafı didik didik ederler. Eğer ellerine bir fırsat geçmezse iftiraya başvururlar. Tüm savunmalara rağmen, bu yalan ve iftira kampanyasından bir iz kalır. Bunlar adi saldırılarını herkes tarafından anlaşılabilecek dilde yapmazlar. Aksine, masum birini lekelemek için ağırbaşlı bir dille saldırırlar. İşte toplumsal kaygı çeteler tarafından bu şekilde üretilir. Sonra da bu kaygıdan milletvekilleri çıkar.
·
47 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.