Julia, dudakları nefis bir sırıtışla büküldü.
"Verdiğim sözleri oldukça ciddiye alırım," dedi Clay, parmaklarının arasındaki külotu çevirip, onun ayaklarındaki tutuşunu sıkılaştırırken.
İç çamaşırını sabit tuttu ve Julia'nın ağzının açılıp kalmasını, gözlerinin huşuyla kapanmasını izleyerek, onun lezzetli, kayganlığı boyunca parmaklarını gez- dirdi. Parmakları onun ıslaklığıyla kaplanırken, "Seni sadece parmaklamam çok yanlış olurdu," dedi şakacı bir tavırla.
"O halde beni becerecek misin?" Sesi ne kadar da çaresiz, bedeni ona vermeyi planladığı şey için ne ka- dar da istekli görünüyordu...
"Seni dilimle becereceğim," dedi ve kalçalarından tutup, onu koltukta aşağıya kaydırabilmek için elinde tuttuğu kumaş parçasını bıraktı. Topuklu ayakkabılı ayaklarını sabit tutabilmek için, bacağını külota sıkıca bastırırken Julia'nın bacaklarını açtı. Kadınını tatmak için çok, ama çok hazırdı. "Sana bunu en son yaptı- ğımda, senin kollarını bağlamıştım Julia. Ama bu sefer ellerini; yüzümü tutman, saçıma asılman, kısaca ne yapman gerekiyorsa onu yapabilmen için özgür bıra- kıyorum. Sen de yüzümü sertçe becerebilirsin. Bu ara- badan indiğim zaman ağzıyla ne yaptığı belli olan bir adam gibi görünmek istiyorum."
"Ah, tanrım," diye iç çekti Julia, kafası koltuğa dü- şerken.
Clay, kafasını Julia'nın bacaklarının arasına gö-
münce Julia bağırdı. Arabanın camlarında yankılanan o yüksek, kısıtlanmamış bağırış dünyadaki en güzel sesti. Kafasını güçlü kalçalarıyla kavradı, onun dilinin ilk dokunuşuna verdiği kontrol edilemez bir tepkiydi bu. Sonra Clay için dizlerinin açılmasına izin verdi ve Clay, onu yukarı aşağı; diliyle, dudaklarıyla, ağzıyla becererek onun tadını çıkardı. Ondan ne kadar sıvı çıktıysa hepsini ağzını şapırdatarak içti; tadı adeta ba-
-89-
şını döndürüyor ve aletini mümkün olamayacak kadar fazla sertleştiriyordu.
Dilini Julia'nın içine soktu ve kulağına müzik gibi gelen bir başka çığlık patladı. Julia oldukça iyi bir ens- türmandı; o kadar iyi akord edilmişti ki üstelik, eğer ona doğru dokunursa en muhteşem sesleri çıkarabili- yordu; diliyle onu adeta yağmalarken çıkan ham, yo- ğun, kesinlikle nefis zevk sesleri. Tıpkı ona söylediği gibi Julia, Clay'in saçırı kavradı, çekti ve daha da yakı- rına getirdi. Kalçasını Clay'in suratına doğru hareket ettirmeye başladı, nefis vajinası kirli sakallı çenesinin her tarafına sürtünüyordu. Julia daha hızlı, daha sert hareket etmeye başlamıştı ve artık azgınca hareket edi- yordu; sevdiği şekilde kontrolü ele almış, vahşice, kont- rolsüzce nefes alıp vererek. İnlemeleri onun boşalmaya yaklaştığının sinyalini veriyordu. Clay, onun içine tek bir parmağını soktu ve büktü. İnlemelerini uzun, ince sesli bir orgazma dönüştüren o noktasını vurdu. Julia onun yanında titredi, bacakları sarsıldı ve Clay en so- nunda ona bakmak için yavaşladığında; Julia'nın kar- makarışık saçları ve ışıldayan suratıyla karşılaştı.
Orgazm sonrası şokların, onun bedeninde dalga- nırcasına ışıldamasının ve o anki görüntüsünün keyfini çıkararak Julia'nın tepkilerini izledi. Koltuğa doğru, onun yanına oturmak için harekete geçti ve Julia'yı yakınına çekerek onun seksi vücudunu kendisininkine bastırdı.
Sayfa 88
·
1 plus 1
·117 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.