Gönderi

Nietzsche Ağladığında bunla kapışır...
Spoiler yok sanırım..? Şu ana kadar okuduğum en harika kitap olabilir bu. Psikolojiye hep ilgim olduğunu söyler dururdum, ama bir kitabı açıp (en azından bu derinlikte olanı) okumak zor gelirdi, sanki yüzleşmekten korkuyordum. Bu kitap çok hayatın içinden, Yalom alanında iyi ve iyi olduğunu kanıtlayan en büyük şey de kitapları olabilir. Psikoloji bir yana, edebi açıdan da mis gibi. Çok iyi yazılmış. Ayrıntı Yayınlarının çevirisi çok iyi, öyle ki deyimler Türkçe'ye tam kıvamında çevrilmiş, çok akıcı ve konuşma diliyle de kısımlar var ki bu karakterleri çok daha iyi tanıtıyor. Okurken bazen kahkaha attığımı da söylemeden edemeyeceğim. Kitapta bölümler var. Ernest psifarmokoloji alanından terapi vermeye geçmiş 40'ına yakın bir adam. Marshal da alanında "profesyonelliği" ve "işi gereğiyle yapmasıyla" nam salmış bir psikiyatrist. (Ayrıca favori karakterim o) Kitap Ernest'ın hastasıyla cinsel ilişkiyle sonuçlanan bir psikiyatristin sorgulanmasını yapmasıyla başlıyor. Fakat Ernest bilmiyor ki o da bunun benzeri bir durum yaşayacak ileride. Carol bir avukat ve Justin adlı "ona yapışmış" bir adamla evli. Justin bu bağlılığından kurtulmak için Ernest'a başvuruyor. Bölümlere gelirsek de, çoğu kişinin hayatı tek tek anlatılıyor bölümde, her biri ana karaktermiş gibi. Bir yanda Ernest, onun mesleki ihlal yapmış psikiyatrle olan konuşması, Marshal'ın onun gözetmenliğini yapması, Marshal'ın kendi hayatı, para ve statü hevesi, evliliği konusundaki sıkıntıları. Carol ve Justin'in garip evliliği ve daha sonra Carol'un intikam planları. Ernest'ın arkadaşları ve kumar oyunları. Marshal'ın oyuna getirilmesi ve Carol'un aslında "oyun" amaçlı girdiği psikoloji dünyasından ve Ernest'tan nasibini alıp Marshal'ın gerçeklere kucak açmasını sağlaması. Kitabı bu kadar sevmemin nedeni herkesin birbiriyle bir dinamik içerisinde olması (daha çok kendi psikolojileri desem daha doğru olur) ve her sayfanın dolu dolu, analizlerle kaynaması. Kitapları severim, Nietzsche Ağladığında'yı da Günübirlik Hayatları da okudum ama bana bu kadar doyum verenini henüz okumamışım demek ki.
Divan
Divan
Irvin D. Yalom
Irvin D. Yalom
·
89 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.