Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İnternet Güç Sahiplerinin Önüne Taş mı Koyuyor?
İnternetle birlikte artık hayatımız daha hızlı akıyor. Sayesinde fiziksel mesafeler önemini büyük ölçüde yitiriyor. İnternetle bilgiye ulaşmak artık çok daha kolay fakat bunların ötesinde değiştirdiği pek bir şey yok. Hatta bazı durumlarda onun sayesinde yaptığımız tek şey hatalarımızı daha önce hiç olmadığı kadar hızlı tekrar etmek oluyor. Bu açıdan baktığımızda internetin izlediği genişleme politikası hususunda bazı endişelerimiz var ve bu endişelerimizde haklıyız. Söz konusu politikanın belki de en nihai örneği, Facebook tarafından yeterince kalkınmamış ülkelerde internet erişimi sağlamak maksadıyla başlatılan “Free Basics” girişimidir. Facebook bu girişimle bahsi geçen ülkelerin vatandaşlarına belli başlı web sitelerine erişim imkânı sunan kısıtlı ancak ücretsiz bir internet hizmeti sağlamayı hedefliyor. Tahmin edeceğiniz üzere bu web siteleri arasında Facebook da var. Yani Batı'da faydalı bir araç ve her geçen gün daha vazgeçilmez bir hizmet olarak görülen internetin genişleme süreci aslında hükümetler veya diğer yerel kurumlar tarafından değil, özel Batılı bir şirket tarafından idare ediliyor. Hükümetlerin ve yerel ajansların da bu süreci bir noktaya kadar desteklediğini unutmamak gerek. Projenin devam ettiği ülkelerin altısında -Kolombiya, Gana, Kenya, Meksika, Pakistan ve Filipinler'deyapılan araştırmalar gösteriyor ki bu proje bahsi geçen ülkelerde büyük miktarda veri toplamak için kullanılıyor. Ayrıca proje özel şirketler ve bu şirketlerin sağladığı hizmetler için bir fırlatma rampası işlevi görüyor. Bu süreçte projeye finansal destek verebilecek olan ABD şirketleri, projenin yürütüldüğü ülkelerdeki yerel hizmetler veya rakiplerin önüne geçiriliyor. Bu proje aynı zamanda ağ tarafsızlığının temel ilkelerini açık ve net bir şekilde ihlal ediyor. Bir kullanıcı Free Basics kapsamının dışında kalan açık internetteki hizmetlere ve bilgilere erişmek istediğinde bu kişiden belirli bir ücret talep ediliyor. Yani tüm verilere eşit muamele gösterilmiyor. Sonuç olarak bir tür “dijital sömürgecilik” düzeniyle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebiliriz. Geçmişte olduğu gibi bugün de güç sahibi insanlar kalkınma ve iyilik namına çalıştıklarını söyleyip başkalarının sırtından zenginlik elde ediyor. Bu tarihi benzerlikten yola çıkarak internetin halihazırda kök salmış güç yapılarının tepesinde bulunanların yoluna taş koyduğu fikrini hemen terk etmemiz gerekiyor. İnternet işçi sendikalarının, ufak perakende dükkânların, taksi şoförleri, depo çalışanları vb. gibi ekonomiye katkıda bulunan diğer tüm işçilerin gücünü bastıran teknolojik bir şok aracı olarak görülebilir ancak çevrimiçi güç yapıları kendilerinden önce gelen çevrimdışı güç yapılarıyla neredeyse aynıdır.
Sayfa 309-311
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.