Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

415 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
“Bir kelime kararını,bir duygu hayatını,bir insan seni değiştirebilir.”
Yoğun ve sürükleyici olan yeni bir düşünce romanı : Nietzsche Ağladığında. Edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek... Sahne Psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl Viyana'sı. Entelektüel ortamlar. Hava soğuk. Aktörler: Nietzche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş. Acılarıyla barışmış. İhaneti tatmış. Tek sahip olduğu şey, valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar. Bir eşi, toplumsal görevleri ve vatanı yok. İnzivayı seviyor. Tanrı'yı öldürmüş. "Ümit kötülüklerin en kötüsüdür çünkü işkenceyi uzatır" diyor. Daha sonra, "Kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: Önce kül olmadan kendinizi nasıl yenebilirsiniz?" diyecek. Ümitsiz. Breuer: Efsanevi bir teşhis dehası. Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor. Psikanalizin ilk kurucularından. Kırkında, bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış. Güzel bir karısı ve beş çocuğu var. Zengin. Saygın. Hayatı boyunca "ama" pozisyonunda yaşamış biri. Freud: Breuer'in arkadaşı. Henüz genç. Geleceği parlak. Şimdi yoksul. Salomé: Erkeklerin başını döndüren kadın. Çekici. Özgür. Evliliğe inanmıyor. Bazen aynı anda birçok erkekle beraber oluyor. Sanatçıları ve düşünürleri tercih ediyor. Kırbacı var. Konu Ümitsizlik. Bir gün, erkeklerin başını döndüren kadın, Salomé, Nietzsche'den habersiz Breuer'e gelir. "Avrupa'nın kültürel geleceği tehlikede, Nietzsche ümitsiz. Ona yardım edin" der. Breuer, Salomé'yi tekrar görebilmek umuduyla "peki" der. Ve varoluşun kader, inanç, hakikat, huzur, mutluluk, acı, özgürlük, irade... ve neden, nasıl gibi en önemli duraklarından geçen bir yolculuk başlar... Kendisiyle ve hayatla yüzleşmekten çekinmeyenlere... _______________________________________ Kitap bana bastırılmış her duygunun hayatımızda elbet birgün karşımıza çıkacağını tekrar göstermiş oldu.Çocukluktan geldiğimiz yaşa kadar hangi hislerimizi sakladıysak, bundan utanç duyduysak, gurur yapıp kendi içimizde yok etmeye çalıştıkça çevremizdeki insanlarla o bastırılmışlığın acısını çıkarmaya ve o duyguların yoksunluğu bir insana atfedip, ümitsizliğimizin kaynağını ona bağlıyoruz.Ne zaman ki o duyguları kabullenip,kendimize itiraf edersek, kendi parçanız olarak görüp gün yüzüne çıkarırsak o zamanda yavaş yavaş o çöküşten de çıkmaya başlıyoruz ve bu şekilde özgürlüğe kavuşuyoruz bu derin anlamları çıkartmanız çok muhtemel muhteşem bı kitap .Okuyacak olanlar tavsiye ederim keyifli okumalarr^^
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,7bin okunma
·
244 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.