Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

288 syf.
·
Puan vermedi
Uzun zamandır, hiçbir kitap hakkında inceleme yazmamıştım. Gerçi bu hesabı sadece kendim için yaratmıştım en başında. Şimdi de bu incelemeyi gelecekte bunu yeniden okuyacak kendim için yazıyorum. Burası benim haritam, kendimi kaybettiğimde dolaşıp, kendimi kendime gösterdiğim bir yer. Bu zamana kadar başucu kitabım olacak bir kitap bulmamıştım. Okuduğum kitaplar benim için sadece kendi içinde bir hikayeyi barındıran ve bana hayatla bağlı gerçekliği öğreten öğretmenlerim oldu. Ama daha önce hiçbir kitap bana bu gerçekliğin ardındakı yanılgıdan nasıl kurtulacağımı bana öğretmedi. Bana destek olup elimden tutamadı. Ya da ben o kitabı bulamadım. Kendi ihtiyacımı karşılayamadım. Uzun zamandır zor dönemlerden geçiyorum. Bu dönemlere bir melhem gibi geldi "Bhagavad Gita". Devamlı yoga pratiği yapınca öğretiyi daha derin anlama şansı oluyor. (Ama tabi ki gidecek daha çox yol var, yol uzun, ama insan hep aynı) Uzaklara açılıp, herkesten uzak, sadece tabiatın olduğu bir yere kapanmak istiyor insan. Bu kitap o tabiatın ta kendisi. İnsanlardan sonsuza kadar kaçmak şansım olmadığı için onlarla birlikte yaşamı hoşgörme üzerinde çalışmaya başladım. İnsanlar olmadan yaşamak mümkün değil. İnsan her zaman tutunacak bir dal arıyor. O dalı insan kendinde bulamayınca başkalarında aramaya çalışıyor. Bu da daha kötü sonuçlara getiriyor. İnsanlardan uzaklaşıp, kendini sevmeye başladığındaysa, diğer her şey aynı olmaya başlıyor. Çünki "Tanrı"yı buluyorsun kendi içinde. Tanrıyı bulmak demek, herkesi sevmek demektir. Bu zamana kadar hep yanlış anladık. Sadece bir şeyi sevmeyi sevgi zannettik. Ama bu egodan ve nefretten başka bir şey değildi. Halen çalışıyorum. Zaten tam yolun sonuna geldim demiyorum. Ama yola başlamak ve kendini sevmek için çaba sarfetmek, insanları sevmeyi öğrenmek, onlara hoşgörüyle yaklaşmaya çabalamak kendisi de özünde başarmak demektir. Çaba sarfetmek zaten başarmak demektir. Varoluşun derinliğine inmek için, onu hazmetmek, görebilmek için gözleri açacak, sevgiyi gösterecek ve insanı kendine farkettirecek bir kitap bu. Dinden uzak, törelerden uzak, adak sunmadan ve bütün kötü duygulardan arınmış, saf bir kitaptır bu. Mahatma Gandi gibi yapmak gerek: Kafayı karıştıran bir soru olduğunda, bir şeyden kaygılandığında bu kitabın rastgele sayfasını açmak ve o sayfayı yüksek sesle okumak gerek. "Maya" dediğimiz gerçeklikten uzak, büyük bir yalanı yansıtan bu hayatta başka türlü ayakta kalmak mümkün değildir. Savaşmak gerek Arcuna gibi. Ne kadar bu savaş sevdiğimiz bir çok şeyi bizden alsa da, savaşmak gerek. Çünki savaşmadan asla özümüze dönemeyiz. Üslubunda, yavaş, sakin, güçlü, dağ gibi savaşmak gerek. Kendi dharmasını yerine getirmeli insan. Özgürleşmeli onu kendi içinde hapse tıkayan zihninden... Başucu kitabım olacaktır bu kitap. Gelecekte evimin köşesinde, çocuklarımın da ilham alması ve bütün cemiyeti saygıyla hoşgörmesi için ara-sıra okunacaktır. Ama onlar bu dünyaya gelene kadar ben onlara örnek olmak için saygıyla her şeyi hoşgörmeyi öğreneceğim. Zira bunsuz hayat tam bir cehennemdir. Çünki hassas kalpler kendine güçlü baryerler kurmak zorunda ve her şeyi hoşgörüyle karşılamak, kalben, sevgiyle ve sadakatla görmek zorundadır. Gelecekte bunu okuyacak kendime bir not: "Sen bu cihanın bir parçasısın. Sen özelsin. Dokunduğun, gördüğün, sevdiğin, seveceğin her şey özeldir. Sana gelen, senden giden her şey özeldir. Hayatındakı her şey senin varlığına katkıda bulunmak içindir. Kendi geçmişinin önünde eğil ve ona teşekkür et ki, geleceğin seni saygıyla kapılarından geçirsin. Ama şimdini asla unutma. Bunları yaparken şimdi nerede olduğunu unutma ve şimdiyle kal. Kendini ona bağla, onunla nefes al. Her zaman dilimindeyse kendini güçlü bağlarla sevmeye devam et. Çünki bu ruhun Tanrısı sensin. Çünki bu ruh senin için nelere katlanmadı... Bu ruh seni seviyor"
Bhagavad Gita
Bhagavad GitaKolektif · Yol Yayınları · 2016300 okunma
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.