Bir Kaç Naçizane Tavsiye
Ben ne istediğini bilen, ne istemediğini gizlemeyen ve benden istenilene de kendi nezdimde red veya onay verebilen bir kadınım. Benim tutarsız, Aklından, kalbinden ve ağzından ne çıktığı belli olmayan, saygısız ve toksik hiç bir sevgiye, ilişkiye, arkadaşlığa, dostluğa, insanı ilişkiye ihtiyacım yok olamazda. Kıymet vermeyi de öğrendim kıymet bilmeyi de.
Benim çok sevilmeye değil doğru sevilmeye ihtiyacım var. Ve Rabbim'e şükürler olsun ki bir çok değerli dostluk ve arkadaşlıkların yanında bu ihtiyacımda beni bir an yalnız bırakmayan, güzel seven, benim varlığıma saygı duyan, ağzından çıkanı kırk kere beni incitir mi acaba endişesiyle düşünen değer veren itimat eden, kendi zihninde kendine göre yorumlar yapmayıp senaryolar kurmayıp gerçekten ne hissettiğimi önemseyip soran, "şu hayatta seninle dert bile çekilir" dediğim ve tüm kalbimle inandığım koca yürekli bir yoldaşım var. Ne diyordu şair Cahit Zarifoğlu:" Kıymet bilene zaafım var. Onlar incili kaftan, gerisi yamalı fistan."
Bu hayatta bir yol yürüyecekseniz; önce siz iyi bir yoldaş olun. Geçmişten şimdiki gününüze kadar, iyi kötü yaşadığınız, yaşattığınız, tecrübe ettiğiniz ne varsa koyun bir kefeye ve daha sonra diğer kefeye de bugün ki sizi ve yaşadıklarınızı koyun. Eğer geçmişiniz ağır geliyorsa bir yola çıkmayın çünkü ayağınızdaki prangalar sizi de yanınızdakileri de çok yorar ve bir noktadan sonra olduğunuz yere çökertir. Ne siz ilerleyebilirsiniz ne de sizinle yol yürümeye ikna ettiklerinizi vaat ettiğiniz noktaya götürebilirsiniz. Ama eğer bugününüz ağır geliyorsa işte o zaman bir yola çıkın ve yürümekten de yürütmekten de asla vazgeçmeyin. Yolda ota taşa takılacaksınız, umursamayın, sadece boş gürültü eden ulumalar duyacaksınız çeşit çeşit hiç korkmayın. Bazen yorulacaksınız oturun dinlenin sonra devam edin. Asla endişe etmeyin çünkü sizi yoran geçmişin prangaları değil geleceğin hayallerinin ve heyecanının ağırlığıdır. Ha birde! Beceremediğiniz hayatında faturasını kimseye ödetmeye kalkmayın çünkü toslarsınız. Ve sonra yoldaşınızı iyi seçin. Biri istedi diye seçmeyin, zorunda olduğunuz için yapmayın, birine bedel ödetmek için yapmayın çünkü en büyük bedeli siz ödersiniz, birine inat olsun diye yapmayın çünkü hayalleri elinden uçup giden siz olursunuz, birini unutmak için yapmayın çünkü unutulan siz olursunız, kimseyi yara bandı olarak kullanmayın çünkü başka birine yara açarsınız ve yara bandı olarak yaranıza sarmaya çalıştığınız insanlar sonrasında imtihanınız olur. Ve hayat her zaman ikinci bir şansı vermez size. Varsa bir yaranız önce kendiniz sarın yaranızı, güzelce temizleyin incitmeden ve acısını yaşayın sabredin,iyileştirin ve sonra aklınıza, ruhunuza, çevrenize, kültürünüze, hayallerinize, amaçlarınıza, fikirlerinize, üzüntülerinize, sevinçlerinize, çocukça hallerinize, dertlerinize, ömrünüze ve en önemliside kalbinize iyi geldiğini düşündüğünüz insanlarla yola çıkın. İki kelimeyi bir araya getiremeyip size saygı çerçevesinde konuşamayan ve sadece şizofrence teoriler kurup sizi itham etmek ve sizde kusur aramaya çalışan insanlarla vakit kaybetmeyin, size köpek çekenlere asıl havalayanı göstermek için ayna tutun ve gidin. Çünkü o insanlar hep aynı toksik kişiliktir. Gelişen sadece cepleri ve cüsseleri olur, kişilik ve görüşleri hep aynı kalır. Ve lütfen acele etmeyin önce iyileşin. Siz sabredip de erdemlerinizden vazgeçmedikçe, kendinizi yetiştirip geliştirdikçe Allah öyle güzel insanlar çıkarıyor ki karşınıza, işte o zaman siz dönüp arkanızda bıraktığınız her şeye teşekkür ediyorsunuz. İşte o zaman ne yaşarsanız yaşayın başım gözüm üstüne diyorsunuz. Şu hayatta çok şey yaşadım, tecrübe ettim. Ödemem gereken her bedelime şikayet etmeden haktır deyip razı geldim ve paşa paşa ödedim. Kazandım mı kaybettim mi bilemem, nerden baktığınıza bağlı ama zaten benim nerden baktığım önemli. Ve şimdi artık hiç bir yaşadığım tecrübeye kızgında değilim küskün de değilim. Ben yaşadıklarıma da, doğrularımda olduğu gibi hatalarıma da, tecrübelerime de herkesin olması gerektiği gibi sahip çıkıyorum. İsteyen istediği yerden karıştırabilir. Zamanında herkesten önce kendini yargılayıp cezasını kesene bugün kimse darağacında ipi gösteremez. Yaşadıklarım ve kaybettiklerim bugün ki beni kazanmak için ödediğim diyetlerdi. Kendi beceriksizliğinde boğulanlar utansın. Ve sürekli birilerini suçlayarak kendi basiretsizliğini örtmeye devam etsin. Yazdığı senaryolarında oyalanıp dursun. Tavşan dağa sövmüş, dağ bu kim köpek demiş.
Ben insandım ve hata yapmak insana mahsustu. Cellat olup insanlığımı unutanlar ve zulmetmek için fırsat kollayıp hakkıma girenler utansın, düşüp de doğru merhamet edemeyenler hallerine yansın. Bugün hiç kimsenin hakkı da haddi de değildir beni geçmişimle yargılayıp bugünüme hükmetmeye kalkışmak. Sorarlar adama sen kimsin diye. Hemde dolu dolu SEN KİMSİN? BENİM BUGÜNÜMDE NE KADAR YERİN VAR? diye. O yüzden sizde benim gibi kimseye bu hakkıda haddi de tanımayın. Muhatap dahi olmayın. Bırakın bir köşede kendi kendilerine kelime kumlarında oyalanıp dursunlar. Zaten bir önemi olsaydı kumda değil sizin yeşerttiğiniz gül bahçenizde olurdu. Ama hâlâ kumlarda kelime pislemeye devam ederlerse hiç çekinmeyin. Alın o kelime pisledikleri yeri sahiplerine gösterin. Deyin ki : "tasmasını iyi bağla her bulduğu yere kelime pislemesin."
Söylenecek söz çok mevzu uzun ama benim harcayacak sözlerim ve vaktim yok çünkü acelem var. Benim mutlu olmak için şunun şurasında süresini bilmediğim kadar zamanım kaldı. Okunacak kitaplarım, ulaşacak hedeflerim, okuyacak şiirlerim ve her geçen gün daha çok seveceğim Yarim var. İyi ki var şükür ki var. Onun varlığı bana beni veriyor.
Sözlerim kimilerini acıtabilir. Acıtsın, acıtsın ki ayağına uyan ayakkabıyı giymeyi bilsin. Çapı kadar havalansın. Zira bu rakım adamı çarpar. Hasta eder. Sektirilerek gidersin.
Neyse. Çok kelime yazdım. Fazla oldu. Hep israf. E bazende israf etmek lazım insanlara haddini ve yerini hatırlatmak için. Her gün buraya yazacak değilim ya, bugün buraya yazarım yarın sahiplerine. Ne de olsa söz silinir ama alınan screenshot lar kalır. ☺☺Eh artık Adam olan, olabilen, olmaya çalışan, talip olan veya görünmeye çalışan laftan anlasın değil mi ama. 😉
Selâmette kalın... İyi okuyun... Allah zihin açıklığı versin 😇
·
115 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.