Günaydın! Her zaman olduğu gibi tüm kitapsever dostlarıma kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum Dün gece kitabı bitirdiğimde kendime sorduğum soru: "192 sayfaya bu kadar insan bu kadar hayat nasıl sığdırılır, nasıl bu kadar akıcı ve ustalıkla anlatılır?" İstanbul 'un tarihî semtlerinden Fatih 'te Gürgüler Apartmanı'nda dört nesilin hayatına konuk oluyoruz. Kitapta her ne kadar erkek karakterlere de yer veriliyor olsa da güçlü kadın karakterlerin ağırlığı daha çok hissediliyor. Vefasızlık ve gördüğü ihanet ile hayatının en güzel yıllarını yalnız yaşayan, 25 yıl sonra affederek sevdiğine kavuşan gelin Aysel 'in mutluluğu bulduktan sonra yakalandığı elim hastalık sonrasında vefatı ile başlıyor kurgu ankatılmaya. Kitaptaki hemen hemen her karaktere mikrofon uzatılıyor yani onların bakış açıları ve duygu durum anlatımı ile aktarılıyor kurgu. Her birinin anlatımı ile parçalar birleşiyor okurun zihninde. Okurken burnumun direğini sızlatan, o duygusal acı denizinde yüzdüren çokça yer oldu. Aysel ile deniz kenarında üşüdüm, Nursel ile gelen telefon sonrası depresyon atağı geçirdim, Emine 'nin bebeği Yasin'e gözyaşı döktüm, Hatice ile o karlı soğuk kış gecesi üşüdüm, Şükrü 'nün aykırı yaşamı ve aykırı gidişiyle yıkılan Mahizar'ın yasını yaşadım. Şermin ile midem bulanıp, korku ve kaygılarına ortak oldum... Kitapta esas karakter Aysel 'den ziyade Nursel 'i daha yoğun yaşadım ve kendime yakın hissettim. Özellikle o deri ciltli defterdeki satırlar beni çok etkiledi. Yaşam mücadelesi içersinde pişmanlık, affetme, kaybetme, özlem, hastalık, ölüm çaresizlik psikolojilerini başarılı bir şekilde okura sunulduğu, okurken benim gibi geçmişe yolculuk yapacağınız bu kısa romanı tüm dostlarıma tavsiye ediyorum.

Suretler İzler GölgelerEsra Yüksel · Romanoku Yayınları · 202415 okunma

·

428 görüntüleme

@ServetOzay ·

Günaydın

@okuyanusya ·

Günaydın öğretmenim

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

nusya