Gönderi

216 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Karşımda konu olarak farklı bir kitap olduğunun daha alırken farkındaydım kadın erkek ilişkikerş üzerine çok fazla kitap yazılmış olsa da yahut kadın üzerine kitaplar yazılmış olsa da ailedeki kadınlar ve ilişkileri üzerine araştırma kitabına çok az rastlıyoruz ve özellikle de güncel bir kitap bulmak da zorlaşıyor. Kitap 2017 yılında basılmış olsa da 2016'da çalışma bitmiştir. Araştırmacı bu konuda gayet başarılı görünüyor özgeçmişine baktığımızda. Konuyla ilgili birçok araştırma alanı mevcut fakat yazdığı tek kitap var o da bu kitap. Kitabın derlemesi Tanıl Bora'ya ait. İletişim Yayınları'ndan da çıktığına göre almak için iyi sebeplerdi.. Bir kitapta öncelik olarak baktığım alan kaynakça olduğundan her sayfanın altında da kitabın sonunda da bu kitaba kaynakçası açısından en azından hayran kaldığımı söylemek isterim. Kitabın yazılma ve araştırılma sebebi biraz da her kadın gibi yazarın da daha evlenmeden önce sürekli kayınvalide-gelin ilişkilerine dair yorumlar almış olması diyebiliriz. Bir kadın olarak bu ilişkiler üzerine hergün onlarca şey duyuyoruz ki bazen inanmak bile zorlaşıyor. Araştırma erken Cumhuriyet dönemine (1923'ten 1940'a kadar) odaklanmaktadır. Kaynaklar ise o dönemde yazılmış Türk Romanları, otobiyografiler ve görüşmelerdir. Aslında Batılı aile anlaşına baktığımızda hiçbir aile ilişkisi yaşamayan bu kadınlar görünürde çekirdek aile yaşayan bizler için aslında gerçekte çekirdek ailenin dışına çıktığımızın da göstergesidir. Çünkü ailenin kadınları bşr şekilde birbirlerinin hayatına müdahele etmeye veya kıskançlık gibi ilişkilerle birbirlerini gözlemlediklerini farkediyoruz. Kitap 5 bölümden oluşuyor. Bunlar; aile ve kimlik, güç/ikitdar, beden ve güzellik, aşk ve sosyal sınıftır. Her bölümde çıkarılan sonuçların ortak özelliği de şimdiye de ışık tutmasıdır. Örneğin birkaç sonuçtan bahsedecek olursam; aileye girecek her kişi aileyle denk olduğunda sorun çıkmıyordu fakat bir dengesizlik durumu olduğunda iş boşanmaya veya aileden dışlanmaya gidiyordu. Aile yeni gelen üyeyle birliklte değişim de gösterebilirdi. Bazen ekonomik durumlar kötüleşirken bazen oğul/eş ailesini bırakabiliyordu. Denklik durumunun en önemli iki anlayışı da ekonomik sermaye ve kültürel sermayedir. Ekonomik sermayenin iktidarı da gücü elinde bulunduran kişiydi de aynı zamanda. Veya ekonomik sermaye kültürel sermayenin de nasıl olacağını belirkeyen bir etkendi. Bunlar iki ailede de birbirine uyuştuğunda sorun çıkmaz oluyordu. Aslında gelinlerin bir türlü anlayamadığı şey de güç ve iktidar dengesiydi. Gelinler genel de gücün de iktidarın da kayınanada olduğunu zannetseler de güzellik yoluyla bile bu denge değişebiliyordu yahut aşk yoluyla. Bir gelin güzelliğiyle kaynanası onu kıskabiliyor ve gücünü eksiltiyordu ya da aşk ile birlikte oğul annesine savaş açabiliyordu savaş olmasa bile onları karşısına alabiliyordu. Gelinlerin anlayamadığı diğer şey de ne zaman el olduklarını ne zaman ailenin içinden olduklarını anlayamamalarıdır.
Kaynana Ne Yaptı, Gelin Ne Dedi?
Kaynana Ne Yaptı, Gelin Ne Dedi?Dikmen Yakalı Çamoğlu · İletişim Yayıncılık · 201728 okunma
·
81 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.