Kitabın sonunda bu şarkıdan bahsediyor, bi açıp dinleyeyim dedim ama kesinlikle kitapta en iyi söylüyor dediği kişiden değil, çünkü neden: bu görecelidir. Kamuran Akkor söyleyince mesela, ben gülerek dinledim, neden beni bırakıp terk edip gittiğini dediği yerde korkak diye bir ses çıktı benden istemsiz. Yazara aşırı bir hayranlığım yoktu ama bu kitapta iyice soğudum. Bilerek soğumadım, kendi başarısı yazarın. Benim tercihlere saygı duymak gibi acayip huylarım yoktur, kalemi değişmiş, aptal değilim direkt damağımda hissettim. Peki. Madem böyle bir şey düşündü, kariyer planına en azından saygı duyacağız, ne diyelim. Ben bağnaz, yobaz biri değilim. Hatta öyle ahım şahım dindar bile sayılmam, benimki yolda olmak ama bazı hassasiyetlerim var daha doğrusu net inançlarım var. Mesela lisede bizim kızlar çok küfür ederdi , böyle ağız dolusu. Her seferinde midem bulanırdı ve bunu bildikleri için yanımda bipler dıtlar idare ederlerdi. Küfür duymaya tahammül edemediğim için değil sırf, çiğliği, laf olsunluğu hissettiğim için oluyordu, onlar cici kızlıktan sanıyordu. Muhafazakâr, hacı hoca geçinen kadınların ona buna ahlâksız yaftası yapıştırdığını, kendisi için kullanılmaması gereken kelimeleri ısrarla belirtmelerine şahit olduğumda da aynı şekilde iğrendiğim oldu, bir tanesi ismini sonuna oş getirerek telaffuz etmememi söylemişti meselâ. Kötü kadınlar gibi demişti. Beyinsiz. Ben niye durup dururken sana neredeyse sevgi barındıran bir isim takayım. Laf işte. En namuslu o. Neyse. Bu kitapta dini değerlere böyle ince, çiğ bir giydirme hissettim ve istemeden yukarda tarif ettiğim mide bulantısını hissettim. Hislerimi zorlamam ve beslemem. Kitaplara, seküler geçineceğim diye güzelleme yapamıyorum. Sorry Konu başlı başına eleştiri konusu. Ama bu görece bir olay olduğu için.

Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,972 okunma

·

44 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Seren