Kitabımız Japon kadın Etsuko'nun büyük kızının intihar etmesi üzerine küçük kızının ziyaretine gelmesi ve bu ziyaretle Etsuko'nun anılarının tekrar canlanmasına odaklanıyor. Ayrıca kitapta 2. Dünya Savaşı'nın Japon halkı üzerindeki etkilerine ( ruhsal, psikolojik, maddi, manevi vb.) de değiniliyor. 1. tekil ağzıyla yazılan ve olaylara karakterlerin duygu durumu, ruhsal izlenimlerini katarak ve bana göre en önemlisi mekanları, eserde geçen dinamik öğeleri ustalıkla tasvir ederek okuyucuyu o ana sürükleyen eserlere bayılıyorum. Bu eser tam benlikti diyebilirim. "Eseri okuduktan sonra ben ne okudum şimdi?" diyebilirsiniz ama eserin sonlarına doğru dikkatli okuyucuların gözden kaçırmayacağı bir detay var: “Ah, aslında hiçbir özelliği yoktu, yalnızca anımsadım, hepsi bu. Keiko o gün çok mutluydu. Teleferiğe binmiştik.” Bu detaya göre Mariko'nun aslında Etsuko'nun büyük kızı Keiko olduğunu çıkarıyoruz. Zaten Mariko karakterine baktığımızda sürekli evden kaçan, başı boş karanlığa aldırmadan dolaşan, çok az konuşan ve sürekli geçmişte bebeğini suda boğarken gördüğü kadının hayaletinin varlığının etkileri ile yine annesinin çok sevdiği kedi yavrularını onun gözleri önünde gölde boğması onun gelecekte intihara meyilli biri olabileceğini çok net gösteriyor. Tüm bu detaylar Mariko'nun Keiko olduğunu destekler nitelikte. Mariko aslında Keiko'ysa bu durumda iki ihtimal var: Mariko annesiyle beraber Londra'ya gitmedi ve Etsuko onu evlatlık alarak yanında büyüttü. İkinci ihtimal çok daha uçuk bir ihtimal. Aslında Sachiko'nun Etsuko olup iki karakteri de yaşaması. Eser okucunun kafasında soru işaretleriyle bitiyor. Sanki taşlar yerine tam oturmamış gibi:) ama her şeye rağmen severek ve her bölümünde neler olacağını merak ederek okudum. Bu güzel eseri herkese tavsiye ediyorum. Kitapla kalın...

Uzak TepelerKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20181,564 okunma

·

1 artı 1'leme

·

87 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Osman GÖK