Gönderi

144 syf.
·
Not rated
·
Read in 26 hours
Bilmek mi? Yoksa imanmak mı? İkisi arasında çok fark var.. Değilmi? "Ey sen, dünyada mevcut her şeyi yarattığı söylenen: hakkında en ufak bir fikrim olmayan sen; ancak lafta tanıdığım ve her gün yanılan insanların bana söyledikleri kadar bildiğim sen; tanrı denen acaip ve hayal mahsulü varlık, kesinlikle, gerçekten ve herkesin önünde ilan ediyorum ki sana en ufak bir inancım yok.. . "Din ve tanrı kavramlarının birer yorum olduğunu söylemekten başka bir suçu olmayan sade,kendi döneminde bu fikirlerinden dolayı baya ağır cezalarla cezalandırılıyor.. Ve bunun da nedeni gayet mükemmel: dünyadaki hiçbir şeyin akla yatkınlığına kanıt olmadığı saçma bir varoluşa beni ikna edecek hiçbir şey bulamıyorum.  "Ey yanlışın ve fanatizmin kör ettiği zayıf ve saçma faniler, tepesi tıraşlı rahiplerin batıl inancının sizi gömdüğütehlikeli yanılsamalardan vazgeçin "Onların size bir Tanrı sunmalarındaki müthiş çıkarı ve bu tür yalanların sizin mallarınız ve ruhlarınız üzerinde onlara sağladığı itibarı düşünün!" "Yüreğinizde bir ibadet ihtiyacı duyuyorsanız, tutkularınızın somut nesnelerine yönelin: gerçek bir şey sizi en azından bu doğal saygı içinde tatmin edecektir. Ama tanrıya yönelik iki, üç saatlik sofuluğun ardından ne hissediyorsunuz? Sizin duyularınıza hiçbir şey sağlamayan soğuk bir hiçlik, tiksinti verici bir boşluk. Düşlere ve gölgelere tapmış olsaydınız da duyularınız aynı durumda olurdu. "Ahlâk vaazı veren adam, önyargılarını terk et, insan ol, insancıl ol, korkusuz ve umutsuz ol; tanrılarını ve dinlerini bırak gitsin; bütün bunlar insanların ellerine zincir vurmaya yarar. Bütün bu dehşetlerin adı bile yeryüzünde tüm diğer felaketlerden ve savaşlardan daha fazla kan döktürdü. Öteki dünya fikrinden vazgeç, yok öyle bir şey. Peki kım dir? ıbu
Marquis de Sade
Marquis de Sade
velın birlikte okuyalım "Fransız aristokrat ve felsefe yazarı. Erotik edebiyat'ın önemli yazarlarındandır, genellikle sert pornografik yazılar yazardı. Yaklaşık 29 yılını hapishanede, 13 yılını akıl hastanesinde geçirmiştir ve en önemli eseri Sodom'un 120 Günü'nü hapishanede yazmıştır. Bir diğer önemli eseri de Justine'dir. Sadizm'in kökeninin onun yazdıklarına dayandığı bilinir . "Yazılarında ahlakı, yasayı, dini öğeleri dikkate almadan aşırı özgürlüğü (hatta ahlaksızlığı) ve en iyinin zevk olduğunu savunuyordu. Sade, 32 yıl farklı hapishanelerde ve akıl hastanesinde hapsedildi; onbir yıl Paris'te (on yılı Bastille'de geçti), bir ay Conciergerie'de, iki yıl kalede, bir yıl Madelonnettes'de, üç yıl Bicêtre'de, bir yıl Sainte-Pélagie'de ve 13 yıl Charenton akıl hastanesinde. Yazılarının çoğunu tutuklu olduğu dönemde yazdı. "Sadizm" kavramı adından türetilmiştir. Sade kitaplarında kişilerarası ilişkilerde insanın insansal yanı bir kez yitirildiğinde, neler olabileceğinin bilgisini verir. "Eserlerinde ahlaksal eylemin belirleyicisi olarak etik değerler değil de, içgüdüler ya da "koşullu buyruklar" eylemin "ilkesi" yapılırsa neler olacağını anlatır. Dıkkatımı çeken bır alıntı bırakıyorum şuraya "Cennet dogmasına da cehennem dogmasından daha fazla inanmayalım: Her ikisi de insanların görüşlerini zincirleme ve egemenlerin despotik sultası altında insanı boynu eğik tutma iddiasındaki dinsel zorbaların acımasız icatlarıdır
Tanrıya Karşı Söylev
Tanrıya Karşı Söylev
Kirabın başında bırakacaktım madem başladım sonuna kadar gideyım dedım dini kendince yok daysn sorularının cevabını bulmak için okudum, böylelikle
Marquis de Sade
Marquis de Sade
'den okuduğum kitabın sonuna gelmiş oldum Din ve dini Okuyup anlmk isteyenler doğru yerdesınız
Tanrıya Karşı Söylev
Tanrıya Karşı SöylevMarquis de Sade · Fol Kitap · 2021642 okunma
·
27 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.