Bir kadın gördüm.Ulu bir dağın tepesinde,ıssız,sessiz duruyordu.Yüzünü yağmura vermişti.Yağmur muydu,ırmakların,gözelerin suyu muydu,kan mıydı,gözyaşı mıydı yağan,bilemedim.
Bir oğlancık gördüm:Kanlı bir denizin kıyısında kumlara uzanmış yatıyordu.Dalgalar usul usul yıkıyordu ayacıklarını.Tekmil hareketsizdi,sessizdi,laldi.Ölü müydü uykuda mı,bilemedim.
Bir adam gördüm:Sırtında bir bıçak,elinde bir bıçak vardı.Kanıyordu.Sûr kan,kızıl kan.Katil miydi kurban mıydı,bilemedim.
Yarılan denizler gördüm,patlayan dağlar gördüm,yanan ormanlar,yıkık şehirler,çökmüş damlar,ören yerleri gördüm.Alev alev kaçan hazal sürüleri,yerlere serpilmiş çocuk ölüleri,başsız cesetlere sarılmış ağlayan analar,deşilmiş taşsız mezarlar gördüm.Karabasan mı gerçek mi,bilemedim.
Mağlup askerler gördüm,cansız,dermansız,silahsız. Galip ordular gördüm;mağrur,acımasız,imansız.Hangisi benim ordum,hangisi benim erim?Mağlup muydum galip miydim,bilemedim.
Dörtnala kızıl atlılar,hoplayıp zıplayan mavi yunuslar,süzüm süzüm turnalar,kıvrım kıvrım yılanlar geçti.Kan akan sular,çiçeğe durmuş kırlar,yanık tarlalar,yemyeşil yaylalar,ılık yeller,soğuk rüzgarlar geçti.
Nereden gelip nereye giderler,bilemedim.
Soyundum,yundum yıkandım,ıssız dağın tepesinde,yağmurun altında çırılçıplak durup yaralarıma baktım.Yağmur damlalarından gözyaşları,gözyaşlarından yağmur damlaları yaptım;damlaları giyindim,çıplaklığımı örttüm.Gözyaşlarıyla mı,yağmur damlalarıyla mı,bilemedim.
Yağmur kan kırmızı yağıyor,gül kırmızı yağıyor.Goniya sûre..
Yağmura sarınıyor,yağmurla giyiniyor.Kan ağlıyor,gül ağlıyor,nâr oluyor,gül oluyor,lâl oluyor,nâlân oluyor.
Kör kuyunun dibine bir lâl damla düşüyor.Taş hücrenin yarasından kızıl kan sızıyor.Goniya sûre..
Çocuğun mezarına bir damla düşüyor.Dayé,Dayé...
Mezarın üstünde bir gül açıyor,Dayé,Dayé.
Sayfa 135Kitabı okudu
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.