"Aklım beni çıldırtırcasına durmadan çalışıyor. Sürekli bir şeyleri analiz ediyor. Anlatıyor, susmuyor, hep daha fazlasını söylüyor. Şimdi ortada bir sürü şey var. Bir de duygularım var. Aklımdan da yoğun bir şekilde bütün bedenimi saran duygularım var. Aklım ve duygularım dans ediyor. Bazen ahenk bozuluyor. Koordinasyon, ritim, senkronizasyon hepsi gidiyor. Ortaya tam bir kaos çıkıyor. Sonra Jung'un entropi ilkesini hatırlıyorum, biraz rahatlıyorum. Lakin tam bir çare olmuyor. Umarsız devam ediyorum. Bir oyunun içinde miyim, her şey bir simülasyondan mı ibaret düşünüp duruyorum. Bildiğim bir gerçek var, evet seviyorum, sonuna kadar buna inanıyorum. Ancak ya diğer bildiklerim, hangileri doğru? Zamanın gücüne güveniyorum. Çabalayacağım. Uğrunda ilerleyeceğim. Lakin bu şekilde devam etmek de inanılmaz düzeyde insanı üzüyor, yaralıyor. Istırap içinde kıvrandırıyor. Bütün bunlara rağmen azimle, istikrarla çalışmayı sürdürmek insanüstü bir emek istiyor. Ve ben bunları gerçekleştiriyorum. Kendimi her ne kadar takdir etsem de bu psikolojik gücü korumanın hiç kolay olmayacağını biliyorum ve kendime sık sık hatırlatıyorum. Fakat biliyorum ki başka bir yolu da yok. Dayanıklı olmalı ve güçlü kalmalıyım. Hem de eskiden hiç olmadığım kadar. Her zaman daha da kuvvetli bir şekilde ilerlemeliyim. Hem kendim hem de sevdiklerim için bunu yapmak mecburiyetindeyim. Zorunluluk gibi fakat bir yandan da bu bir gönüllülük biliyorum. Bütün bunları ben seçtim. Seçimimden de gönlüm rahat. Çünkü yürekten inandım sevgime ve iyice kani oldum kendi yoluma. Ve elbette bunlar bir sitem değil. Bir yakınma hiç değil. Yalnızca bir iç dökme, gönül rahatlatma. Seviyorum ve seveceğim. Uğrunda tükensem de yola devam edeceğim. Çünkü ben bu yola gönüllü oldum ve yolumda kararlıyım. Neticeye ulaşamayacağımı bilsem de en fena şeylerle karşılaşsam da yine de yılmayacağım. Belki kendimle bir başıma kalacağım ama bunu kendime zul saymayacağım. Hâkir olmayacağım. Zira yürekten seven ve uğrunda mücadele eden hiç kimsenin emeği boşuna değildir. Alamazsa katacağı yine kendinedir. Sen güzel sev, içten sev, olursa ne mutlu, olmazsa o güzel sevgilerin ruhunu olgunlaştırsın, seni büyütsün, geliştirsin, seni daha iyi bir insan yapsın. O yüzden karşılık bekleme, sadece sev, içten, gönülden sev. Olduğun gibi sev. Her şeyinle sev, ilelebet sev..." (Jack Brighty'den)
·
1 artı 1'leme
·106 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.