Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Kullandıkları vasıta,eskiden olduğu gibi sadece ordu değildi.Bu defa,ilim,tedbir(düzen) ve desise(hile) de işe karışacaktı.Bu metodu tatbik ettiler.Misyonerlerin eliyle müslümanları hıristiyanlaştırmak mümkün olmayınca onları İslam'dan vazgeçirmenin usulünü keşfettiler:İslam tedrisatını tahrif etmek,sonra da onu bu bozuk şekliyle tekrar müslümanların zihnine sokmak. Haçlı emperyalizmi İslam dünyasında at oynatmaya başlayınca İslam cemiyetindeki çözülme de son haddini bulmuştu.İslam'ın ne yükselme,ne de çökme devirlerinde görülmeyen acayip fikirlere rastlanmaktaydı. Mesela,dinle siyasetin,cemiyetin,iktisadın;dinle ferdin,cemiyet ve devlet ilişkilerinin,hayat sahasındaki tatbikatın;dinle adetlerinin,kıyafetin,özelliklede kadın kıyafetinin;dinle fennin,gazete,radyo,televizyon ve sinemanın,kısaca dinle hayatın ne alakası var,deniliyordu."Mademki namaz kılıyor,oruç tutuyorum,o halde ben Müslümanım;Müslümanlığım,İslami olmayan herhangi bir fikir siste minden iktisat nizamını,yeryüzündeki İslam dışı herhangi bir mefkureden(düşünceden) de adet ve ananelerimi ve düşüncelerimi almama engel değildir"diyen Müslüman erkeklerle; "- Mademki iyiniyetliyim,o halde ben Müslümanım.Delikanlılarla düşüp kalkmama,sırtı,bağrı,kolları ve bacakları açık en son moda elbiseler giymeme, plajda belli kısım hariç,vücudumun geri kalan yerlerinin tamamen açık olmasına,her türlü süs eşyasını kullanmama ve gerektiği zaman toplantılarda erkeklerle dansetmeme Müslümanlığım engel teşkil etmemektedir"diyen kadınlar türedi.Bundan daha fecisi,açıkça İslam dairesinin dışına çıkıp,dinin gericilik,ilerlemeye mani ve inhitat (çökme) demek olduğunu,"kalkınabilmek için" onu ezmek ve bu şekilde ileri adımlar atmak lazım geldiğini söyleyenler çıktı.
Sayfa 96
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.