Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

458 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın kendi içinde geçen bir tanımla ifade etmek gerekirse tam bir 'zaman romanı'. 'Zaman' kavramını anlatan veya anlatmaya çalışan cümleleri 'zamanla' tekrar tekrar okuyabilirim. 'Zamanla' Hans Castorp'a alıştım: düşüncelerine, değişimine, kazancına, kaybına, su sesiyle huzur bulduğu mavi çiçeklerle dolu köşesine, sonunu düşünmeden salt bekleyişine... yeni bir kitaba başlamak 'zaman' alacak gibi ama yedi yıl sürmez heralde. Neyse, daha teknik özelliklerden bahsetmek gerekirse evet zorlayıcı bir kitap özellikle ikinci ciltte daha çok zorlandım. Hatta birinci cildi bitirdikten sonra hiç de zor bir kitap değilmiş galiba adı çıkmış deme gafletinde bulunmuştum ki ikinci cildin geneline hakim olan 'Aydınlanma ve Kilise' tartışmaları kıvrımlarımı zorladı, I. Dünya Savaşı öncesi devletlerin siyasi ve ekonomik durumu da tuz biber ekti. Gerçi anlayabilmek için tekrar tekrar okudum, anlamadan geçmiyim diye günlük sayfa sınırı koydum ama özellikle felsefi tartışmalarda bir 'Avrupalı gözü ön bilgisi'ne sahip olmak gerekir galiba diyip anladıklarımı kâr sayarak çok da üstünde durmamaya çalıştım. Ama bu, yani felsefi ya da akademik ya da ön bilgi gerektirecek düşünceler adına ne derseniz, kitaba aman yaklaşmayın, kafanız boşsa okuyun, sabrınız varsa cesaret edin dedirtecek kadar hiç değil çünkü bunlar yan ürün (bir başkasına göre de asli ürün olabilir bilemiyorum). Bence ( tabiki herkesin 'bence' si değişecektir) aslolan 'zaman' kavramı, beklemek ve değişimdi. O yüzden kurgu da olsa 'şu an' iyi ki Hans'ın 'zaman'ına şahit olmuşum diyorum özellikle son cümleyi okuyup, 'bir an' karşıya bakakalıp ( zaman ve beklemekle alakalı cümleleri deftere geçirmeliyim diye de düşünerek) kitabı kapattıktan sonra.
Büyülü Dağ - Cilt 2
Büyülü Dağ - Cilt 2Thomas Mann · Can Yayınları · 2019166 okunma
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.