Gönderi

Hakan
Bundan önceki anayasa referandumunun evet kampanyasını Hakan Şükür başlatmıştı, "ülkemizin geleceği için evet diyorum" demişti. Şu anda terörist olarak aranıyor, yurtdışına kaçmak zorunda kaldı, babasını bile tutukladılar, malına mülküne el kondu. Nazlı Ilıcak evet' in en büyük destekçisiydi, "tahakküm edici havadan kurtulmak için evet diyeceğim" diyordu. Şu anda hapiste. Ahmet Altan "evet" başlıklı makale yazmıştı, "Evet çıkmasını ümitle bekliyorum, çünkü bu evet, zalim bir sistemin temeline şahmerdan gibi vurup, o temeli kıracak" diyordu. Şu anda hapiste. Mehmet Altan hayır diyenleri ayıplıyordu, "toplum ikiye ayrılmış, evet mi diyeceğiz, hayır mı diyeceğiz, ayıp bir şey , bu anayasanın bugüne kadar değiştirilmediğine isyan etmeliyiz" diyordu. Şu anda hapiste. Şahin Alpay "bin kere evet diyorum" diyordu. Şu anda hapiste. Ali Bulaç "hayır diyenler aslında askeri darbeye evet demiş olurlar, demokrasi adına evet" diyordu. Şu anda hapiste. Hasan Cemal evet demeyi tarihi bir fırsat olarak görüyordu, "referandum Türkiye için tarihi bir fırsat, hukukun üstünlüğü için tarihi bir fırsat, bu nedenle referandum sürecinin başından beri evet'i savunuyorum" diyordu. İşinden atıldı, herhangi bir gazetede yazmasına izin verilmiyor, yurtdışına taşınmak zorunda kaldı. Mümtazer Türköne hayır diyenleri darbe yanlısı olmakla suçluyordu, "bu berbat statükoyu tarihin çöp sepetine atmakta geç bile kaldık" diyordu. Şu anda hapiste. Baskın Oran, göğsünde "yetmez ama evet" yazılı tişört giyiyordu, sokakta bu tişörtle dolaşıyordu, "ne kadar değişse o kadar sevaptır" diyordu, "Tayyip Erdoğan demokrasi kahramanı" diyordu. Şimdi aynı Baskın Oran 'Türkiye yönetilemiyor, hayatımda Türkiye'nin bu kadar bataklığa girdiği bir dönemi görmedim" diyor.
Sayfa 90 - Kırmızı Kedi Yayınevi - Üçüncü Basım: Aralık 2017, İstanbulKitabı okudu
·
72 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.