Gönderi

134 syf.
3/10 puan verdi
Kaos.
Estragon: Ee gidiyor muyuz? Vladimir: Evet! Hadi gidelim. - Kımıldamazlar - Asla gelmeyecek bir şeyi bile isteye bekleme eylemsizliğinin tiyatral dökümü... Beckett, zannımca her düşünen gibi düşünmenin absürt zararından muzdarip bir hasta. Savruk ve ritimsiz dil, eseri kucaklıyor ve kişinin katlanması bekleniyor. Başlamadan önce kısa bir not: Gelecek olanın ne olduğu, kişiden kişiye değişen bir değişken olduğundan "şey"olarak adlandırılacak. Oyun baştan sona kafası karışmış küçük bir çocuğun bilinç akışına benziyor. Çocuk, aklına gelen her şeyi bağlamsız anlatıyor ve tartışıyor ama içindeki evreni anlatamıyor. Kendi kaosunda kendisini bulamıyor. Beckett o çocuğun ta kendisi. Başı ellerinin arasında, ileri geri sallanıp küfürler ederken yazmış gibi. "Herkes okusun fakat hiç kimse anlayamasın yazıp çizdiklerimi. Hiç kimse kafamda olup bitenleri anlayamaz ve anlayamayacak." deseydi beckett hiç şaşırmazdım. Anlaşılamamakla ego tatmin eder gibi. 1: Asla gerçekleşmeyecek bir şey hakkında beklentiye girmek, sakat doğacak bir fikirdir. Bakın sakatlığı lafzîdir. Beklentinin en temel unsuru olan "gerçekleşme ihtimali"nin yokluğu, icra edilen eylemi beklenti olmaktan çıkarır. Yani godot'nun eninde sonunda geleceğine inanmak bir beklenti değildir. Peki nedir? Bilmiyorum. Godot'lamak? Nasıl ama? Yakışırsa kullanalım. Asla gelmeyecek bir şeyi bekleme eylemi olarak godot'lamak.Basit düşünün. -Gelmeyeceğinden eminsen beklemen kendini kandırmaktan ibarettir. Yine de bekleyeceğim dersen, yaptığın şey beklemek olmaz. Sen Godot'luyorsun küçüğüm.- 2: Beklentiler umut üzerine kuruludur. Umutsuz beklenti olamaz çünkü umut, Murat Menteş'in belirttiği üzere Türkçe'de olumsuz bir bağlamda kullanılamaz. "Kalbi umutla dolu bir katil!" olamayacağı gibi, gelmeyeceği bilinen bir şeye de umut bağlanamaz. Görüyorsunuz icra edilen eylem yine isimsizdir. Kalbi umutla dolu bir katile "Godot'layan katil" diyebiliriz. Yani ben derim. Son olarak bu kitabın ismi ve içeriği anlatım bozukluğu bile olabilir. Zannımca yanlış bir lafzî/felsefik fikir üzerine kurulu Godot'yu Beklerken. Zaman kavramı meçhul. Dün bile bugünün ta kendisi olabilir ve aksini iddia etmek için bugünün felsefik kabulüne muhtacız. Kabulsüz bir evren. Bok gibi. Boka h*karet. Bir ağacın dibinde beklentisiz bir bekleyiş. Paradoks. Gelen çocuklarsa gerçek mi belli değil. Sinir bozucu! Kabul edilebilir tek yanı "dahil" açıklanmaya muhtaç ve eksik bir felsefe "asla gelmeyecek bir şeyi beklemek." Bakın... İncelenmeye muhtaç kısmımız neyin beklendiği. Beklenenin tek bir şey olduğu duruma dair antitezlerim yukarıdaydı. Kabul edilebilir tek yan ise şöyle: O büyük beklenen daima yenilenir ve değişirse yani her başarı veya yenilgi yeni bir beklentiye gebe bırakıyorsa bizi, beklemek daimîleşir. Ancak beklentiler değişince bekleme eylemi sona erer ve yeniden başlar. Yani sonsuz değildir. Olamaz. Tekrarlıyorum bir beklentinin bittiği yerde yeni bir beklenti başlıyor. Bu beklentiler silsilesi arasında bilincinizi kaybederek sonsuza kadar bekleyebilirsiniz. O zaman soru şudur; Sonsuz sayıda beklenti, tek bir bekleyiş eder mi? Bu sorumuzun matematiksel olarak sonsuzu bire eşitlemeye çalıştığını fark edin. Ki bu çok da yanlış değildir. Metamatik bize bir adım atarak katedilen mesafenin 70cm olduğunu söyledikten sonra 70cm'yi sonsuz parçaya bölme imkanı sunar. Sonsuz olmayan bir uzunluğu sonsuza kadar bölerek 70'i sonsuza eşitler. Tek bir adımda sonsuzluğu bitirirsiniz! Sonsuza yalnız ilerleyerek değil gerileyerek de ulaşılır. Matematiğin yanlışlığı beklentiler silsilemizi tek bir bekleyişe eşitleyebilir. - Her şeyin sonunda dünyevi kabulleri reddedip Ölü doğan bu felsefenin realiteye uyumu gördüğünüz üzere yoktur, eksiktir, butlandır. - Son olarak bu oyun benim için bir körlükmetre. Gözümün önündeki eylemsizliği fark edemeyişimin fiziksel tokadı. Bizim hiç gelmeyecek bir şeyi bekleyenleri mantıksız bulmamız onların fikirlerini değiştirmiyor ve ne yazık ki mantık kişilerde duygudan çok sonra geliyor. Onlar, bekleyecek gücü olanlarsa biz, devam etmeye mecbur olan gücü güzelleriz. Diyeceklerim bu kadar olmalı çünkü az önce kalan bin kelimemden biri ağzımdan çıkmak için dişimi kırdı ve canımı yaktı. Canımın istediğini yapmayacağım. Beklemeyeceğim. Gören gözler için ne ibretler vardır.
Godot'yu Beklerken
Godot'yu BeklerkenSamuel Beckett · Kabalcı Yayınları · 20218k okunma
39 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.